Kendisi yaklaşık 20 yıldan beri çalıştığı basın aleminde özellikle hazırladığı haber programlarıyla bizleri Türkiye ve dünyanın dört bir köşesine taşıdı.
Şu sıralar genellikle stüdyolardan bizlere sesleniyor olsa da Mithat aslında saf kan bir savaş muhabiri. Bosna, Halepçe, Kosova, Irak, Afganistan, Çeçenistan, Filistin kısacası sıcak çatışma neredeyse o mutlaka orada ve haber verme çabası içeris
indedir. Oysa Mithat'ın kariyeri çok daha farklı bir alanda başlamıştı. Öğrenim hayatını sürdürdüğü T.E.D Ankara Koleji ve ardından devam ettiği Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde amatör olarak basketbol oynayan Mithat daha sonraları işi ilerleterek profesyonel oldu. Mücadeleci ruhu daha o zamanlar ağır basan dostumuz kısa sürede Milli Takım'a kadar yükselmeyi başardı. Birçok uluslar arası mücadelede ülkemizi temsil eden Mithat bu süre içerisinde daha sonraları koşuşturacağı cephelerde hayatını kurtaracak olan kıvraklığı kazandı. Üniversite yıllarının ardından yüksek lisans için İngiltere'ye, Lancaster Üniversitesi'ne giden Mithat burada "Kıbrıs Konusu" üzerine bir tez hazırladı. Halen aynı üniversitede "Köktenci İslam-Fundamentalizm" konulu doktora çalışması sürüyor. Yani bir süre sonra Ona Dr. Mithat Bereket diye hitap etmek zorunda kalabiliriz. Aslında elini biraz çabuk tutarsa iyi olacak zira hem Kıbrıs hem de kökten dinci sorunlara bir an önce sağlam "reçetelerin" yazılması gerekiyor. Kendisi şu ana kadar birçok dünya lideriyle söyleşi gerçekleştirdi. Onlara hem bir gazeteci hem de bir Türk insanı olarak merak ettiklerimizi sordu. Konuştukları arasında kimler yok ki: Nelson Mandela, Benazir Butto, Muammer El Kaddafi, Yasser Arafat, Shamil Basayev, Madeleine Albright, Ürdün Kralı Abdullah, Yitzak Rabin, Simon Peres, Benjamen Netanyahu, Antonia Di Pietro…
Mithat şu sıralar, Pusula'nın deneyimli ekibi ile birlikte belgeseller ve TV programları hazırlıyor, üretiyor.