@ebruaykac “Neler Okudum” adlı son YouTube videosunda Livera Yayınları tarafından basılan “Benzersiz Kızım” ve “Yoldan Çıkanlar” kitaplarından bahsetti 😊
Videonun tamamını @ebruaykac Youtube hesabında izleyebilirsiniz.
.
.
.
.
#liverakitapevi #livera #liverayayınları #ebruaykac #tavsiye #kitap #yeniçıkacaklar #yenikitap
@ebruaykac “Neler Okudum” adlı son YouTube videosunda Livera Yayınları tarafından basılan “Benzersiz Kızım” ve “Yoldan Çıkanlar” kitaplarından bahsetti 😊
Videonun tamamını @ebruaykac Youtube hesabında izleyebilirsiniz.
.
.
.
.
#liverakitapevi #livera #liverayayınları #ebruaykac #tavsiye #kitap #yeniçıkacaklar #yenikitap
@saimeozdemirofficial “2024 YILI YAYINEVLERİNE GÖRE ANALİZ: En İyi 5 Yayınevi | Hangi Yayınevi Zirvede?” adlı son YouTube videosunda Livera Yayınları’nından Acil Durum, Tanrı Vernon Little, Leylek Halife, Maali Almeidanın Yedi Ay Dönümü ve Sığınak kitablarından bahsetti 😊
Videonun tamamını @saimeozdemirofficial Youtube hesabında izleyebilirsiniz.
.
.
.
.
#liverakitapevi #livera #liverayayınları #SaimeÖzdemir #tavsiye #kitap #yeniçıkacaklar #yenikitap
Acil Durum: Dünyanın Kırılgan Dengelerine Bakış
Daisy Hildyard’ın Türkçeye çevrilen ilk kitabı "Acil Durum", bireysel hayatların ve geniş çaplı toplumsal olayların nasıl iç içe geçtiğini etkileyici bir şekilde inceliyor. Roman, farklı karakterler üzerinden küresel krizlerin, iklim değişikliğinden ekonomik çalkantılara, aile içi dinamiklerden kişisel kimlik arayışlarına kadar uzanan çeşitli sorunların bireylerin yaşamları üzerindeki etkilerini derinlemesine işliyor.
Anlatıcının bir taş ocağının tepesinde, henüz birbirlerini görmemiş bir kerkenezle, bir tarla faresini izlemesiyle başlayan roman, anlatıcının çocukluğuna ve İngiltere taşrasındaki yaşamına uzanarak devam ediyor. Anlatıcı, ismini bilmediğimiz genç bir kadındır ve hikâyenin ilerleyen bölümlerinde, kendi köyünden öteye uzanmayan fakat küresel ağlarla iç içe geçmiş hayatını keşfederiz.
"Acil Durum", modern taşra yaşamını gotik bir karanlıkla ve İngiliz kırsalının doğal güzellikleriyle harmanlayan etkileyici bir metin. Türler arası şiddet, küresel iklim değişikliği ve toplumsal adaletsizlik gibi önemli meselelere değinen roman boyunca Hildyard sarsıcı bir yolculuğa çıkarıyor.
#livera #liverayayınevi #liverayayınları #AcilDurum #ÇevreBilinci #ToplumsalAdalet #KitapTavsiyesi
@meliksahtas & @bookerbookclub “2024 KİTAP KULÜBÜ | En İyiler | 2025’te Okuyacağımız Kitaplar” adlı son YouTube videosunda Livera Yayınları’nından çıkan Tanrı Vernon Little ve Maali Almeidanın Yedi Ay Dönümü kitaplarından bahsetti, 2024 yılı Booker Kitap Kulübünde okuduğu en iyi kitaplar listesinde 8. ve 1. suraya aldı 😊
Videonun tamamını @meliksahtas Youtube hesabında izleyebilirsiniz.
.
.
.
.
#liverakitapevi #livera #liverayayınları #melikşahaltuntaş #booker #tavsiye #kitap #yeniçıkacaklar #yenikitap
2025’in de önümüze çıkaracağı tüm zorluklara rağmen hayal kurmaktan ve umut etmekten asla vazgeçmediğimiz bir yıl olmasını diliyorum hepimiz için.
İşte biz de, 2024 yılı boyunca Livera etiketiyle yayımlamaya devam ettiğimiz kitaplar aracılığıyla okurları, hayatın zorluklarına katlanabilmemizi, sıradanın içindeki fevkaladeyi keşfedebilmemizi ve insanlık durumunun dil ve coğrafyadan bağımsız olduğunu hissedebilmemizi sağlayan heyecan verici hayallere ortak etmeye çalıştık.
2025 yılı boyunca da sizleri hem kurgu hem de kurgu dışında yeni yazarlar, bol ödüllü kitaplar, tekrar baskılar ve farklı etkinliklerle buluşturabilmek adına var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Hayal kurmaktan asla vazgeçmememizi sağlayan yepyeni hikâyelerde buluşabilmek dileğiyle: Şimdi ve Burada!
"Yol Ayrımları", arkeoloji ve felsefenin sınırlarını aşan, insanın dünyayla ve kendisiyle kurduğu ilişkileri derinlemesine irdeleyen bir kitap. İnsanın küresel bir faile dönüşmesini etik ve politik bir bağlamda ele alan yazarlar, doğayı ve insanlığı sömüren süreçleri anlamak için yepyeni bir düşünce biçimi öneriyor.
Kitap, doğanın yok oluşu, cinsiyet eşitsizliği ve insanın köleliği gibi güncel problemlere bütünsel bir bakış açısı sunuyor. “Doğaya dönüş” mitinin ötesine geçerek, insanlık için sürdürülebilir ve politik anlamda güçlü çözümler arıyor. Jeoloji, antropoloji, arkeoloji ve felsefeyi bir araya getiren bu transdisipliner eser, düşünce dünyamızın sınırlarını genişletirken, günümüzün en önemli sorunlarına pratik bir yaklaşım getiriyor.
Eğer dünyayla kurduğumuz ilişkileri yeniden düşünmek ve bu ilişkilerin geleceğini şekillendirmek istiyorsanız, "Yol Ayrımları" tam size göre.
.
.
.
#YolAyrımları #Felsefe #Arkeoloji #KitapTavsiyesi #DoğaVeİnsan #Sürdürülebilirlik #ToplumsalEşitlik #ModernDüşünce #Edebiyat #KitapSeverler
Noor Naga’nın “Bir Mısırlı İngilizce Bilmiyorsa” adlı romanı, kimlik, göç ve aidiyet üzerine düşündürücü bir hikâye. Kahire’de kesişen iki farklı karakterin gözünden anlatılan roman, modern Mısır’ın çelişkileri ve bireylerin bu çelişkilerle nasıl başa çıktığı üzerine çarpıcı bir perspektif sunuyor.
Roman, hem evrensel hem de yerel temaları ele alırken, kültürel uyumsuzluk, dilin kimlik üzerindeki etkisi ve yabancılık hissi gibi kavramları ustalıkla işliyor. Noor Naga, karakterlerinin iç dünyasını derinlemesine aktararak okuyucuyu, kimliğin sınırlarını ve göçmen olmanın zorluklarını keşfetmeye davet ediyor.
"Bir Mısırlı İngilizce Bilmiyorsa", dil ve kimlik üzerinden bireysel ve toplumsal çatışmaları anlamak isteyenler için etkileyici bir okuma deneyimi sunuyor.
.
.
.
#BirMısırlıİngilizceBilmiyorsa #NoorNaga #Kimlik #Göç #ModernEdebiyat #Aidiyet #KitapTavsiyesi #Edebiyat #Kahire #KültürelÇatışma
Gaito Gazdanov’un "Uçuş" adlı romanı, Fransız Rivierası’nın göz alıcı manzarasında geçen, karmaşık bir aşk üçgenini anlatıyor. Genç Seryoja’nın yasak aşkı ve babasıyla olan çatışmaları üzerinden insan psikolojisinin derinliklerini keşfe çıkan bu eser, aynı zamanda II. Dünya Savaşı sonrası Paris’teki Rus göçmenlerin zorlu hayatlarına ışık tutuyor.
Gazdanov, aşkın ve tutkuların doğasını ustalıkla işlerken, okuyucuyu iki savaş arası dönemin unutulmaz atmosferine götürüyor. Türkçede ilk kez yayımlanan bu roman, modern edebiyatın öne çıkan eserlerinden biri olarak okurlarını bekliyor.
.
.
.
#Uçuş #GaitoGazdanov #RusEdebiyatı #KitapTavsiyesi #GöçmenHikayeleri #ModernEdebiyat #Aşk #Edebiyat #KitapSeverler
Seyla Benhabib, “Sürgün, Vatansızlık ve Göç” adlı eserinde, çağdaş dünyanın karmaşık sınırlarını ve bu sınırların ötesine itilmiş insan hikayelerini çarpıcı bir şekilde ele alıyor. Göç, ötekileştirme, kimliksizleştirme gibi kavramları tarihsel bir perspektifle ele alan Benhabib, insanlık tarihinin unutulmaz olaylarını ve bu olayların düşünsel etkilerini derinlemesine inceliyor.
Kitap, özellikle Yahudi halkının sürgün ve soykırım deneyimlerini, bu deneyimlerden doğan düşünsel çabalarla bir araya getirerek, bir bireyin düşünceleriyle hayatı arasındaki bağlantıyı etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor. Yahudi kimliği ile evrensel bir düşünür olma arasındaki gerilim, Benhabib’in analizinde güçlü bir şekilde hissediliyor.
“Sürgün, Vatansızlık ve Göç”, yalnızca geçmişin izlerini sürmekle kalmıyor; aynı zamanda günümüz dünyasına eleştirel bir bakış sunuyor. Küreselleşmenin yarattığı yeni sınırlar, toplumsal kimlikler ve insanlık onuruna dair önemli sorulara yanıt arayan herkes için bu eser, kaçırılmaması gereken bir rehber niteliğinde.
.
.
.
#SürgünVatansızlıkveGöç #SeylaBenhabib #KitapTavsiyesi #Edebiyat #SınırlarınÖtesi #Kimlik #Ötekileştirme #ToplumsalAdalet #KitapSeverler #ModernDüşünce
Akiba-Egry’nin Türkçeye çevrilen ilk romanı “Susan Çocuk”, savaşın ve göçün karanlık gölgesinde bir babanın yokluğuyla büyüyen bir kızın dokunaklı hikayesini anlatıyor. 1962’de Cezayir’de köyünden kaçırılıp öldürülen bir babanın ardında bıraktığı acı dolu hatıralar, yıllar süren bir özlemin yankılarına dönüşüyor.
“Baba öldü. Sonra sustum.” Bu cümle, yalnızca bir kaybın ifadesi değil; aynı zamanda derin bir suskunluğun, büyüyen bir özlemin ve asla kapanmayan bir yaranın başlangıcı.
Anne, yıllar boyu eşinin naaş’ını bulmak için çabalarken, babasının eşyaları ve mektuplarıyla büyüyen bir kız çocuğu, kaybolan geçmişini anlamlandırmaya çalışır. Susan Çocuk, kayıpların, özlemin ve suskunluğun derinliklerine inen bir hikâye. Akiba-Egry, bu romanında insanın sevdiği birini kaybetmesiyle başa çıkma çabasını, dokunaklı bir anlatımla okuyucusuna sunuyor.