Гласът НА Помаците - Glasıt Na Pomatsite

“ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ” ÇIKARKEN

Pomakların kayıtlı olmayan tarihinde, pekçok şey gibi, bugüne kadar basılı bir gazete veya dergi de mevcut değildi. Ancak son yıllarda,sosyal medyanın da sunduğu imkânlarla Pomaklarla ilgili yayın yapan onlarca internet sitesi açıldı. Peki denilebilir ki, ortalıkta Pomaklar hakkında yayın yapan onlarca internet sitesi varken neden matbuu bir gazeteye ihtiyaç duyuldu?

Tarihte iz bırakmak, milli bilince erişmiş her topluluğun isteğidir. Geçmiş ile gelecek arasında kurulacak köprüde en çok ihtiyacı duyulan “iz”lerdir çünkü. Yazı ise, icat olunduğundan beri insanlığın iz bırakmak için kullandığı en büyük araçlardan biridir. Resim, heykel ve sanatın diğer alanları ise yazıyla birlikte insanlığın medeniyetleri hakkında gelecek kuşaklara bıraktıkları en tartışmasız mirastır. Geçmişte ve bugün,Türkiye’de ve dünyada,Pomak olup sanat ve edebiyatın değişik dallarıyla profesyonel düzeyde ilgilenen pekçok sanatçıdan bahsedebiliriz. (Belki büyük bir bölümü Pomak olduklarının farkında bile değildir.)Aynı şekilde ticarette ve bürokraside de başarılı pekçok Pomak adı sayılabilir. Tabii burada amacımızisim ifşa etmek değil bir olguya işaret etmektir. O da şudur ki; bugüne kadar Pomaklık bilinciyle yapılan işler o kadar az ki! İşte ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ (Glasıt Na Pomatsite - Pomakların Sesi)gazetesi böyle bir girişimdir. Pomaklık bilincini gelecek kuşaklara aktaracak bir girişim olarak, bugün her ne kadar aylık bir periyodla karşısınıza çıkacak olsak da gelecekte bu periyodu 15 günlük, haftalık ve belki de bir gün; günlük ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ, bir gazete olarak karşınıza çıkacaktır.
ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ gazetesindeneler olacak peki? Nereleri ve kimleri kapsıyor?Nasıl bir yayıncılık yapacak?
ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ, Türkiye’yi ve Balkanları da içine alan geniş bir coğrafyada,temel olarak Pomakları ilgilendirenkonular hakkında yayın yapacaktır. Dil, kültür ve tarih meselelerimiz tabii ki her zaman önde olacaktır, ancak ekonomik ve siyasal sorunlar da bu meselelerin ayrılmaz bir parçasıdır, bu nedenle tarafsız bir yayıncılık anlayışıyla Pomakları ilgilendiren her şey, siz okurlarının da katkılarıyla bu sayfalara ileride bolca yansıyacaktır. Bugün Türkiye’de olduğu gibi, Balkanlar’da ve özellikle Bulgaristan’da Pomaklar, yüzlerce yıllık suskunluklarını yeni yeni üzerlerinden atıyorlar. Türkiyeli Pomaklar olarak da hep birlikte üzerimizden atmaya çalıştığımız bu ölü toprağı elbette çok ağır. Bunun için belki biraz daha anlayış, biraz daha yaratıcılık ve kinden, nefretten arınmış bir dille, halklarının ve inançların geleceğinin birbirlerine duydukları saygı temelinde gelişeceğine dair inancın pekiştirilmesi gerekmektedir. Bizler,ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ olarak kin ve nefretin değil sevgi ve anlayışın tohumlarını atmak üzere çıkıyoruz yola.Bu nedenle sevginin ve hoşgörünün çiçekleri açacak sayfalarımızda. Kavgalardan ve kısır tartışmalardan özellikle uzak duracağız. Bu yolda sevenleriniz olacağı gibi belki nefret edenleriniz de olacak, ama bizler hiçbir zaman nefretin diline tenezzül etmeyeceğiz. Bazen sert ve anlayışsız diye suçlansalar da aslında Pomaklar çok candan, neşeli ve eğlenmeyi seven bir halktır. Bugüne kadar kendisine saldırılmadığı sürece hiçbir halkla ve inançla çatışma içine girmemiş, öyle ki bazen -ironik de olsa- gönüllü olarak kendi kendilerini asilime etme yolunu bile seçmiştir. Bu gönüllü asimilasyon, Pomak adının önüne ardınabaşka ulus adlarını ekleyerek bugün pek alanda varlık bulsa da, bu beyhude bir çaba Pomaklık bilinci yükseldikçe ileride tamamen anlamsız kalacaktır. Dilimiz, kültürümüz ve tarihimiz demiştik. Bir ulusun en önemli çimentolarından biri de dildir. Aynı dili konuşan insanların oluşturdukları kültür ve tarih, devletleri olsun olmasın, ulusal bir tarihtir. Ulusal tarihin yaratılması da elbet bir süreçtir. Yeter ki bu anlamdaki bilinç öne çıksın. Pomak halkının en önemli çimentosu olan dilleri de maalesef zamana direnmek konusunda zorlanıyor. Bunun pek çok nedeni var, ama önemli nedeni (her ne kadar şive farkları bu konuda bir engel gibi duruyorsa da)dilin modernize edilmemiş olmasıdır. Yani dilin kelime varlığıyla birlikte gramerinin ortaya konulmamış olmasıdır. Bu konuda da önemli gelişmeler yaşanıyor aslında. Geçtiğimiz günlerde, dünyada ilk kez,İstanbul’da bir Pomakça kursu açıldı mesela. Bu ve bunun gibi girişimler inanıyoruz ki Pomak dilinin varlığını sürdürmesi için önemli adımlardır. Bizler hem bu kursta öğrendiklerimizle hem de genel olarak Pomakça bilgimizle, bu sayfalara Pomakçayı da sıkça yazı diliyle taşıyacağız. Pesna’ardan, masallardan, hikâyeler ve şiirlerden örnekler yayınlayacak, unutulmaya yüz tutmuş geleneklerimizi canlandıracağız. Tabii siz okurlarının da katkılarıve çabalarıyla. Okuru ve yazarıyla bir olacak ГЛАСЪТ НА ПОМАЦИТЕ; işçisi, köylüsü, emeklisi, memuru ve halkıyla... Pomakların sesi olacak. Mehmet DEMİR