Notos

Notos NOTOS: HAYAL ADASI Başka türlü düşünemiyoruz. Edebiyat, hem geçmişin tadını, hem yaşadığımız ânın anlamını taşır. Hayatımızın ayrıntılarını tamamlar. Başlıyoruz...

Endişelerimizi, insanın varoluşunu anlatır. Edebiyatın hayatımızda tuttuğu yer içimize gitgide daha çok işliyor. Belki yeni zamanların kültürü içinde edebiyatın değerlerinde aşınmalar oldu, yazarlar kimlik yitiminin eşiğine uğradı, tutumlar değişti, arkadaşlıklar bozuldu, eleştiri anlamsızlaştı. Bu yolun nereye çıkacağını merak etmeyenler edebiyatı ya boş zaman uğraşı olarak görüyor ya da bugünü y

aşamaktan ötesini göremiyor. Bugünlerde, yaşadığımız düş kırıklıklarının da etkisi elbette var. Gene de Notos ile yeni başlangıçlar yapabiliyorsak, edebiyatın ne işe yaradığını sorgulamaktan vazgeçmeyenlerin sayısının gitgide çoğaldığı yerde verimli toprakları toplayan bir delta oluşacağından da kuşku duymamalıyız. Notos, bu deltaya enerji toplayan bir güç kaynağı. Bizim için hayatın anlamı. Gecenin ucunda parlayan bir yıldız. Ama bir Anka da değil. Elinizi uzattığınızda tutulabilecek kadar yakın. Bu bizim hayatımızsa ve orada yıpranmadan kalmak için bütün kurumlardan ve iktidar odaklarından bağımsız, dik durulabileceğini göstermekse Notos'un amacı, önce kendine inanmakla başlar her şey. Notos, edebiyatı sivilleştirmenin araçlarından biri olmaya da gönüllü. Sonunda tutabileceği her adaya ayak basıyor ve dergileri ve kitaplarından sonra şimdi de Notos Blog ile hayatımıza karışmak için bir dönemeci daha geçiyor. Üstelik Notos Blog, edebiyattan başlayıp kültür ve hayatımızın ayrıntıları, dünyamızın ve canına okuduğumuz doğanın sorunları, insanlar ve hayvanlar, arkadaşlık ve siyaset, barış ve savaş, demek ki bizim olan her türlü sorunun paylaşıldığı bir düşünce üretim alanı ve iletişim çizgisi olarak yayına başlıyor. Buraya geldiğinizde hep yeni düşüncelerle, tartışmalarla karşılaşacak, kendi yorumlarınızı dilediğinizce ekleyip eleştirilerinizi ileteceksiniz. Notos ile ve tanımadığınız herkesle paylaşmak için.

Panzehir Akademi bu hafta sonu Dilek Yılmaz ile söyleşecek. Bekliyoruz.Tarih: 8 Şubat 2025Yer: Moda Kitap Moderatör: Ays...
08/02/2025

Panzehir Akademi bu hafta sonu Dilek Yılmaz ile söyleşecek. Bekliyoruz.

Tarih: 8 Şubat 2025
Yer: Moda Kitap
Moderatör: Aysel Karaca



Reposted from

Cem Alpan: "2000’li yıllara kadar yayınevlerinin başında aydınlar, yazarlar vardı. Bu figürler genel olarak edebiyatçıla...
30/01/2025

Cem Alpan: "2000’li yıllara kadar yayınevlerinin başında aydınlar, yazarlar vardı. Bu figürler genel olarak edebiyatçılarla, eleştirmenlerlede aynı masayı paylaşırlardı. Serbest piyasa ekonomisinin mutlak hâkimiyeti, yayın dünyasındaki hızlı sektörleşme gibi faktörler o düzene kaçınılmaz olarak son verdi. Yayıncılıkta rol oynayan birimler de tek tek departmanlaştı, 'profesyonelleşti'."

Editörlük Zor Zanaat: Editörlerle Söyleşiler
Hazırlayan Cansu Canseven
Notos Eleştiri-Deneme – Söyleşi
336 sayfa • Kapak tasarımı Virginia Elena Patrone • Editör Tuğba Eriş

Notos Kitap Değerli Kitaplar Yayımlar

Kitaptan bir parça okumak ve satın almak için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz.

Cem Alpan: "Edebiyatı ya da yayıncılığı bir uzmanlık alanı gibi görmüyorum; dünyada olanların, toplumun bir aynası olara...
30/01/2025

Cem Alpan: "Edebiyatı ya da yayıncılığı bir uzmanlık alanı gibi görmüyorum; dünyada olanların, toplumun bir aynası olarak görüyorum."

Editörlük Zor Zanaat: Editörlerle Söyleşiler
Hazırlayan Cansu Canseven
Notos Eleştiri-Deneme – Söyleşi
336 sayfa • Kapak tasarımı Virginia Elena Patrone • Editör Tuğba Eriş

Notos Kitap Değerli Kitaplar Yayımlar

Kitaptan bir parça okumak ve satın almak için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz.

"Eğer hayatını değiştirmeyecekse biriyle birlikte olmanın ne anlamı var?"Bonzai 6. baskısında...Okurlarımıza ilgileri iç...
28/01/2025

"Eğer hayatını değiştirmeyecekse biriyle birlikte olmanın ne anlamı var?"
Bonzai 6. baskısında...
Okurlarımıza ilgileri için teşekkür ederiz.

"Bir kitabın seni başka bir kitaba götürmesi ne güzel şey!"İdeal Defter 5. baskısında...Okurlarımıza ilgileri için teşek...
24/01/2025

"Bir kitabın seni başka bir kitaba götürmesi ne güzel şey!"
İdeal Defter 5. baskısında...

Okurlarımıza ilgileri için teşekkür ederiz...

Notos Kitap Değerli Kitaplar Yayımlar

Bolu Kartalkaya’da yaşadığımız felaketin acısı içindeyiz. Hepimizin başı sağ olsun, bütün sorumlular ortaya çıkarılsın.
21/01/2025

Bolu Kartalkaya’da yaşadığımız felaketin acısı içindeyiz. Hepimizin başı sağ olsun, bütün sorumlular ortaya çıkarılsın.

Öyküde Resimsel Görüntü Yaratmak 3Görmenin SeyriFadime UsluMerleau-Ponty resim sanatında görmenin bilincini açıklarken, ...
19/01/2025

Öyküde Resimsel Görüntü Yaratmak 3
Görmenin Seyri
Fadime Uslu

Merleau-Ponty resim sanatında görmenin bilincini açıklarken, 'Bir şeyi görmem yeter, ona ulaşmayı bilmem için' demişti. 'Kendi kendini hareket ettiren alet olarak, kendi amaçlarını icat eden araç olarak, dünyanın belirli bir etkisiyle heyecanlanıp onu elin izleriyle görünüre geri veren bir çift göz olarak' dünyaya bakabilmeyi vurgulamıştı. Caravaggio da Yılmaz Güney de sosyal eşitsizliğin, adaletteki çarpık işleyişin gerilim hattında beliren görünümleri kavrayıp onu bütün yönleriyle insanlığın ortak duyuşuna yayma arzusundaydı. İzleyicinin bakışını, duyuşunu yönetmek için görmede belli bir sırayı, önceliği talep eden çizgisel yönlerin düzenine başvurmuşlardı.
Resimde bakışı, doğrudan görülmeyen, varlıkların arasındaki ilişkiden, yani onların yerleştirilme düzeninden doğan noktaların birleşmesiyle oluşan çizgiler yönetir. Kompozisyonun her bir parçasının birbiriyle ilişkisinde yönlerin düzenini takip ederiz. Bu, resmi bir hikâye gibi okumamıza olanak tanır. Bir öyküyü okurken de betimlenen manzaranın ötesinde, doğrudan görülmeyen anlamın ışınsal görüntüsü şekillenir.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Doğu Afrika’dan KartpostallarJonathan FranzenDoğu Afrika’nın büyük ikonik kuşları –her yerde hazır ve nazır Leylak Göğüs...
18/01/2025

Doğu Afrika’dan Kartpostallar
Jonathan Franzen

Doğu Afrika’nın büyük ikonik kuşları –her yerde hazır ve nazır Leylak Göğüslü Gökkuzgun, züppe Sekreterkuşu, ceylan cüceleştiren Kori Toyu– çıplak gözle görülebilir. Sahneyi neredeyse insan gibi ifadeli gözlerle inceleyen, sonra da oturup tüylerini temizleyen ya da belki birazcık düşünen siyah tüylü Güney Yer Boynuzgagası kuşlarının oluşturduğu küçük gruplar da öyle. Leş yiyici kuşların en büyüğü olan Sarkık Yanaklı Akbabalar sırtlanların bıraktığı leş artığını afiyetle yiyenlerin ilki olur; daha küçük akbabalar sanki bir gece kulübünün dışındaki halatın berisindeymiş gibi arkada kalıp sıranın kendilerine gelmesini bekler; smokinli garsonlara benzeyen uzun boylu Marabou Leylekleri sakince beklemede kalır. Flört gösterilerini sunan erkek devekuşları bir beyaz tüy köpüğü içinde yalpalar ve bir o yana bir bu yana sallanır. YouTube’da bu büyük gösterinin videoları vardır ama tam ölçeğiyle –iki buçuk metre boyunda bir kuşun düğün konuğu çok sarhoş bir erkek gibi dans etmesinin– takdiri ancak şahsen oradaysanız mümkündür.
Ama beni Afrika’nın en derinlerine götüren, turist olduğumu unutmama yardım eden daha küçük kuşlar oldu. Bir parkın doğanın bir parçası ya da sadece bir simulakrum olması tamamen ona bakan kişinin gözlerindedir. Hayvanlar, ister büyük ister küçük olsun, sadece kendilerine verileni alır ve hayatlarını yapabildiklerince iyi sürdürür. Ancak Serengeti’de bu sınırların içine kaçak fildişi avcılarının ve büyükbaş hayvan çiftliği sahiplerinin baskısıyla mı sürüklendiklerini merak etmeden bir fil sürüsüne hayran kalmak zordur. Postmodern bağlamdan çıkmak, bakış alanınızı daraltmak için dürbününüzü minik bir şey üzerinde odaklamak oldukça işe yarar.

İngilizceden çeviren Sevin Okyay

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

İsmail Gezgin ile söyleşi"Arkeolojiyi bir okuma imkânı olarak görüyorum."Semih Gümüş: İsmail, bizde yazı üretimi çok az ...
17/01/2025

İsmail Gezgin ile söyleşi
"Arkeolojiyi bir okuma imkânı olarak görüyorum."

Semih Gümüş: İsmail, bizde yazı üretimi çok az olan bir alanı seçtin. Neler yapmak isterdin, istediklerini yapabildin mi?
İsmail Gezgin: Arkeoloji benim için hiçbir zaman kazma, bulma, yüceltme işi olmadı. Arkeolojiyi bir okuma imkânı olarak görüyorum, bu yüzden de arkeolojik buluntunun dili üzerine çokça kafa yoruyorum. Uygarlığın, toplumun ve kültürün kurulumunun arkeolojik verilerine ulaşmaya ve paylaşmaya çalışıyorum. İçinde yaşadığımız toplumun problemlerine kaynaklık eden arkeolojik bulguları görünür kılma çabasındayım. Bunun için de arkeolojik yaklaşımın yeterli olmadığı düşüncesiyle, geçmişi okumaya sosyal bilimlerin tüm alanlarını dahil etmeye çalışıyorum. “Hızla kazı yapın, on iki ay çalışın, hafriyat yapın, bulduğunuz sütunları ayağa kaldırıp dikin ki turist gelsin, memleket ekonomisine katkı sağlasın” diyen ve bu uğurda hummalı bir çalışma içinde olan arkeoloji dünyasının karşısında sakin ve asi bir ısrarla üretiyorum. Evet, istediklerimi büyük ölçüde yapabildim galiba. Bugüne dek sesime karşılık verip benimle düşünmeye katılanlar sayesinde devam etme gücü buluyorum. Öğrenciliğimden bu yana bir başıma iğneyle kuyu kazarcasına yürüdüğüm yolda başka bir arkeolojinin mümkünlüğünü somutlaştırarak daha da kalabalık olmayı, çeşitlenip çoğalmayı hayal ediyorum. Bundan sonra da istediklerimi yapmak için aynı tutkuyla çalışacağım, başka bir yol bilmiyorum.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...
garlaşaniştah
Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Çekiliş var! 🎁Ocak ayında bir okurumuza yeni çıkan Marco Polo sayımızı hediye ediyoruz...Bu fırsatı kaçırmamak için yapm...
15/01/2025

Çekiliş var! 🎁
Ocak ayında bir okurumuza yeni çıkan Marco Polo sayımızı hediye ediyoruz...

Bu fırsatı kaçırmamak için yapmanız gerekenler:
📌 ve ‘ı takip edin.
📌 Bu gönderiyi beğenin.
📌 Yoruma üç arkadaşınızı etiketleyin.

Son haberleri ve fırsatları kaçırmamak için de e-posta adresinizle bültenimize kaydolmanızı bekleriz :)

Katılım sınırsız, ne kadar çok yorum o kadar çok şans! ☘
Yalnızca Instagram'da...

Çekilişe 22 Ocak saat 13.00'e kadar katılabilirsiniz.
Kazanan kişi 23 Ocak saat 18.00'de açıklanacaktır.

̈ltür ̈ykü ̧tiri ̧iselgelişim ̧dünyası ̧k ̧ocuk

Notos'un 102., Marco Polo sayısı e-dergi formatlarıyla Google Books ve İdeal Online'da yayında... Basılı dergiyi sitemiz...
13/01/2025

Notos'un 102., Marco Polo sayısı e-dergi formatlarıyla Google Books ve İdeal Online'da yayında...
Basılı dergiyi sitemizden satın alabilir ve abone olabilirsiniz, e-dergi formatlarının güncel bağlantılarına ulaşabilirsiniz.

Bazı sayılarımızın baskısı tükendi ama Notos’un tüm sayılarını aşağıdaki adreslerden e-dergi olarak okumak mümkün: idefix • D&R • Google Books • Kobo • İdeal Online

Marco Polo'nun Çin'de Hıristiyanlığı Yayma GirişimleriAhmet ÖzkanAsya’da Hıristiyanlık ve Marco PoloÇin büyük olasılıkla...
09/01/2025

Marco Polo'nun Çin'de Hıristiyanlığı Yayma Girişimleri
Ahmet Özkan

Asya’da Hıristiyanlık ve Marco Polo
Çin büyük olasılıkla Hıristiyanlıkla ilk olarak 100’lü yıllarda İpek Yolu’yla, diğer bir deyişle ticaret vasıtasıyla temasa geçti. Ancak Hıristiyanlığın ortaya çıkışından sonra yayılmasında hiç şüphesiz birincil rol misyonerlere aittir. Asya’daki misyonerlik faaliyetlerine bakıldığında özellikle 7. yüzyıldan başlayarak Hıristiyanlığın varlık göstermeye başladığı söylenebilir. 635’te Bizans İmparatorluğu’ndan gelen Alopen isimli İranlı bir Nesturi keşişin elinde Hıristiyanlığa ait belgelerle Çin kraliyet sarayını ziyaretiyle başlayan Çin’deki Hıristiyan varlığı –ki bu durumda Nesturilik demek doğru olacaktır– Tang Hanedanlığı yıkılana kadar devam etmiştir. Bu bakımdan İç ve Doğu Asya’da Hıristiyan varlığı Marco Polo’nun faaliyetlerinden oldukça eskidir.
İlk etapta bu Nesturi rahipler, daha sonrasındaysa Katolik rahip ve keşişler Moğol İmparatorluğu hakkında siyasi, askeri, sosyolojik ve kaçınılmaz olarak dinsel raporlar getiren ilk kişilerdendir. Nesturi rahiplerin Asya ve Moğol İmparatorluğu hakkındaki bu raporları genellikle Moğolların Çin İmparatorluğu’nu fethetmesinden öncesine, yani 1200’lerin başlarına kadar olan sürece ilişkindir. Bu din adamları, kendilerine göre “ilkel yaşam tarzları” ve “pagan” ritüelleri dışında pek bir şey görmedikleri için raporlarında özellikle sosyal hayata ve inanç sistemlerine ilişkin çok fazla bilgi eklemezler. Bu bakımdan Marco Polo’nun eseri dönemin sosyal yapısına ilişkin verdiği bilgilerle oldukça kıymetlidir.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Marco Polo'nun MirasıBarış YücesanSeyahatname aynı zamanda Polo’nun kişisel gözlemlerini ve düşüncelerini de içermektedi...
08/01/2025

Marco Polo'nun Mirası
Barış Yücesan

Seyahatname aynı zamanda Polo’nun kişisel gözlemlerini ve düşüncelerini de içermektedir. Polo gördüğü yerler ve insanlar hakkında olumlu ve olumsuz düşüncelerini paylaşmaktadır. Örneğin Çinlilerin temizlik ve hijyen konusundaki düşüncelerini överken, aynı zamanda bazı Çinli yöneticilerin yozlaşmışlığını da
eleştirmektedir.
Bu bilgiler ışığında Polo’nun eseri zengin bilgiler içeren bir kültürel miras olarak değerlendirilebilir. Nitekim İtalyan gezginin kendisinden sonraki kuşaklara bıraktığı mirasın değerini anlayabilmek için ait olduğu döneme göre neleri farklı ve daha etkin yaptığına değinmek gerekir.
Bu tartışmaya bir soru sorarak başlamak yerinde olacaktır. Ardından soruyu cevaplamak için savunulan argümanlar Polo’nun seyahat edebiyatındaki konumunun daha net anlaşılmasınafayda sağlayacaktır.
Marco Polo modern bir seyyah olarak değerlendirilebilir mi? Bu soru Polo’nun seyahatlerinin niteliği, amacı ve etki alanının incelenmesini zaruri kılmaktadır. Bir seyyah genellikle yeni yerler keşfetmek, farklı kültürlerle etkileşime girmek ve bunları belgelemek amacıyla seyahat eden kişidir. Bu tanıma göre ilk etapta, genel bir bakış açısıyla Marco Polo’yu modern bir seyyah olarak nitelendirmek mümkündür.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Ramusio'nun Gör Dediği: Marco PoloBülent AyyıldızMarco Polo çağımıza değin edebi, tarihsel ve kültürel açıdan –en biline...
07/01/2025

Ramusio'nun Gör Dediği: Marco Polo
Bülent Ayyıldız

Marco Polo çağımıza değin edebi, tarihsel ve kültürel açıdan –en bilinen örnekler olarak Italo Calvino ve Viktor Šklovskij gibi– pek çok sanatkâra, entelektüele ve yazara ilham kaynağı olmuştur. Örneğin Marco Polo’nun ilham verdiği kişilerden biri de hiç şüphesiz Kristof Kolomb’dur. Kaldı ki Polo’nun eserinin bir elyazması kopyasının Kolomb’un eline geçtiği ve Kolomb’un günlüklerinde bu eserden kimi alıntılara da yer verdiği bilinmektedir. Nitekim Polo gibi müstesna bir kişiliğin, şahsi deneyim ve gayretinin yanı sıra, eseri Il Milione’nin geniş kesimlere ulaşmasının ve adeta bir seyahat kılavuzuna dönüşmesinin ardında “Ramusio” ismi dikkat çeker. Il Milione ilk kaleme alındığı 1296 tarihinden Ramusio’nun 1550 tarihli Delle navigationi et Viaggi (Deniz Yolculukları ve Seyahatler) içerisinde editöryel bir düzenlemesiyle yer aldığı âna kadar geçen sürede kısmi bir öneme sahiptir. Ancak Ramusio’nun katkısı Marco Polo’yu takip ve tatbik edilecek bir figür haline getirir.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Çağının Ötesinde Bir Gezgin: Marco Poloİlhan KarasubaşıMarco Polo’nun şöhreti aslında onun çabalarının ve yazdıklarının ...
06/01/2025

Çağının Ötesinde Bir Gezgin: Marco Polo
İlhan Karasubaşı

Marco Polo’nun şöhreti aslında onun çabalarının ve yazdıklarının Doğu ile Batı’nın birbirini daha iyi anlayabilmeleri için bir nevi bir arabuluculuk yapmış olmasından kaynaklanmaktadır. Eğer Marco Polo yazdıklarını kaleme almasaydı, zamanla anlatmak istedikleri çarpıtılıp yanlı biçimde Batılı toplumlara aktarılabilirdi. Gördüklerini yazıya dökmüş olması bu olasılığın ortadan kalkmasına destek olmuştur. Kuşkusuz Marco Polo tarihin en ünlü kâşiflerinden biridir. Asya’ya yaptığı destansı yolculuk İpek Yolu’nu açmış ve Avrupa ile Asya arasında yüzyıllar süren ticari ve kültürel alışverişin yolunu oluşturmuştur. Gizemli topraklar ve uzak krallıklar hakkındaki anlatımlarından Doğu ile Batı arasındaki köprü rolüne kadar Marco Polo’nun yolculuğunun dünyaya ve burada yaşayan insanlara dair anlayışımızı şekillendirmeye devam ettiği açıktır.
Marco Polo’nun yolculuğu sadece ticaretle ilgili değildi, aynı zamanda Avrupa ile Asya arasındaki kültürel alışveriş için de bir katalizör görevi gördü. Polo tanıştığı insanların gelenek ve göreneklerini anlatarak daha çok karşılıklı anlayış ve birbirini sayma kavramlarının güçlenmesine aracı oldu.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Notos'a nasıl abone olabilirsiniz?İnternet sitemiz üzerinden Notos'a abone olabilirsiniz.Sitemize girdiğinizde "Dergi Ab...
03/01/2025

Notos'a nasıl abone olabilirsiniz?

İnternet sitemiz üzerinden Notos'a abone olabilirsiniz.
Sitemize girdiğinizde "Dergi Aboneliği" sekmesine tıklayarak abonelik sayfasına ulaşabilirsiniz. Aboneliğinizin ne kadar sürmesini ve hangi sayıdan başlamasını istiyorsanız seçerek sepete ekleyebilirsiniz.
Sonra... Notos kapınızda.

Peki, yurtdışında yaşıyorsanız?
Nerede yaşıyor olursanız olun, Notos’a abone olabilirsiniz.
Önceki adımları takip etmeniz ve ödeme sayfasında adresinizi yazmanız yeterli.

notoskitap.com’da havale/eft ya da iyzico güvencesiyle banka/kredi kartıyla ödeme seçeneği var. Havale dekontunu bize ilettiğinizde ya da online ödemeniz gerçekleştiğinde Notos aboneliğiniz başlıyor.

Google'a sadece "notos" yazarak da abonelik sayfamıza erişebilmeniz mümkün.

Abone olarak Notos'un bağımsız yayıncılık anlayışına destek olmak bu kadar kolay...

www.notoskitap.com

Sanatta Marco Polo SendromuDoğu'da "Öteki" OlmakEce Yassıtepe Ayyıldız“Batı’da öteki olma” düşüncesine karşı çıkan Kübal...
03/01/2025

Sanatta Marco Polo Sendromu
Doğu'da "Öteki" Olmak
Ece Yassıtepe Ayyıldız

“Batı’da öteki olma” düşüncesine karşı çıkan Kübalı sanatçı Flavio Garciandía El Síndrome de Marco Polo (Marco Polo Sendromu) adlı bir sanat eseri ortaya koymuştur; yüzyıllar boyunca ötekileştirilen kişinin resmidir bu. Artık bakan/gören kişi Batılı değil, Batılının ötekileştirdiği kişidir; Batılı kendisini farklı bir coğrafyada/kültürde öteki hissetmektedir. Bir diğer deyişle bu sendrom bize Batı’da Doğulu olmayı göstermemektedir, tam tersine Doğu’da Batılı olduğunu hissetmektir, bu da hiç bilmediği farklı bir kültür karşısında öteki olmak, ait olmadığı bir toplulukta kendini farklı, belki dışlanmış hissetmek, çünkü farklı bir kültürden gelmiş olmak şeklinde yorumlanabilir. Sömürge sonrası dönemdeyse “öteki”ne bakış değişmektedir, uygarlığın temsilcileri olduklarını iddia eden Batılılar kendilerine “öteki”nin gözünden bakarak bir eleştiride bulunurlar. Bu aslında sömürge sonrası dönemden de önce, 18. yüzyılda Montesquieu’nün İran Mektupları’nda iki İranlı Usbek ve Rica’nın İran’dan Fransa’ya gelerek Fransa’yı eleştirmesiyle başlar; ötekinin gözünden oluşan yeni bir bakış karşımıza çıkar.

Notos'un Ocak-Mart, 102., Marco Polo sayısında...

Desen Vigrinia Elena Patrone

Dergiyi incelemek ve %20 indirimle sipariş vermek için internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz...

Address

Ömer Avni Mh. Prof. Drive Tarık Zafer Tunaya Sk. 11/6 Gümüşsuyu Beyoğlu
Istanbul
34427

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Notos posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Notos:

Videos

Share

Category