🔚 Artık burada bitti.
#deprem #2023 #keşfet #elbistan #malatyahaber #adiyaman #hatay #kahramanmaras #pazarcık #adana #osmaniye #gaziantephaber #sanliurfa #diyarbakir
Hatıralarımızda Yaşayan Kıymetlilerimiz06 Şubat 2023…
Bir tarih, bir felaket, yüreğimize mühürlenen büyük bir acının adı oldu. O gün, Merkez üssü Elbistan olan iki büyük depremle toprak titredi, şehirler yerle bir oldu, sevdiklerimizi, dostlarımızı, akrabalarımızı ve aynı havayı soluduğumuz nice canlarımızı kaybettik. Önce bir sarsıntı, ardından daha güçlü bir yıkım… Herkesin birbirine koştuğu, gözyaşlarının sel olup aktığı, çaresizliğin ve umudun iç içe geçtiği o anları hiçbirimiz unutamayız.O gün hepimiz bir şeyler kaybettik. Sadece binalar yıkılmadı, sadece yollar kapanmadı; yuvalar söndü, çocuklar yetim kaldı, ana-babalar evlatsız, kardeşler birbirine hasret bırakıldı. Acının dili, dini, ırkı olmaz derler ya, işte o gün bunu en ağır şekilde deneyimledik. Hepimiz aynı acıya büründük, hepimiz aynı yıkımın altında ezildik. Gözümüzün önünde kaybolan hayatlar, enkazdan çıkan sessiz bedenler, yarım kalan hayaller…Ama en çok da kaybettiklerimizin umutlarına, hayallerine, ideallerine içimiz yandı. Kim bilir, kaç çocuk o sabah okula gitmek için hazırlanıyordu? Kaç anne kahvaltıyı kurmuş, çocuklarını uyandırmaya çalışıyordu? Kaç baba işine yetişme telaşındaydı? Kaç genç yarınları için büyük umutlar besliyordu? Kaç insanın geleceğe dair hayalleri vardı, yaşamak, üretmek, sevdikleriyle güzel günler görmek istiyordu… Ama o gün, hepsinin üzerine karanlık çöktü.Bugün onların yasını tutuyor, onları sevgi ve saygıyla anıyoruz. Ama yas tutmak yetmez; onları unutmamak, hatıralarını yaşatmak, geride kalanlara sahip çıkmak, bu felaketten ders çıkarmak da bizim görevimizdir. Çünkü bu sadece bir deprem değil, hepimize yüklenen büy
Elif ve Himmet Gülöz
Köyümüzün değerli insanlarından Elif Gülöz, hayatı boyunca ailesini bir arada tutmayı başarmış, fedakârlık ve sevgiyle çocuklarını yetiştirmiş güçlü bir annedir. Hayatın tüm zorluklarına rağmen, çocuklarının iyi bir eğitim alması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Sabahın erken saatlerinde kalkar, ocakta çayını demler, tandırda ekmeğini pişirir, çocuklarının beslenmesini hazırlar ve onları sevgi dolu dualarla okula uğurlardı. Kışın soğuk günlerinde yollar çamura battığında, çocuklarının ayakları ıslanmasın diye onların önünden yürür, yollarına dikkat ederdi. Yaz aylarında ise köyde hayat bambaşka bir renk kazanır, torunları ve çocukları etrafında toplanır, Elif Ana da onlara sevgiyle hazırladığı yemeklerle sofralarını donatır.Misafirperverliği ve hoşgörüsüyle tanınan Elif Gülöz, yalnızca ailesi için değil, köy halkı için de önemli bir figürdür. Onun kapısı her zaman açıktır; gelen misafirlere sıcacık bir ekmek, taze demlenmiş çay ve güler yüz eksik olmaz. İkramları ve hoş sohbetiyle, köy hayatının sıcaklığını ve samimiyetini en güzel şekilde yansıtan isimlerden biridir.
Eşi Himmet Gülöz ise, atalarımızdan gelen sözlü inanç kültürümüzü en iyi şekilde özümseyen, yaşadığı değerleri bozmadan, değiştirmeden benimseyen, hayat çizgisini daima sağlam tutan bir insandır. O, sadece köyümüzün değil, bulunduğu her ortamın güvenilir, saygın ve çalışkan bir ferdi olarak bilinir.
Köyümüze elektrik 1980’li yıllarda geldiğinde, hepimiz büyük bir heyecan içindeydik. O günlerde Himmet Gülöz, köyde birçok evin elektrik tesisatını döşerken, çekiç sesleri sokaklarda yankılanırdı. O “tak tak” sesleri, köyümüzde değişimin ayak sesleriydi. O yıllarda bizler, elektriğin evlerimize ulaşmasını sabırsızlıkla beklerken, Himmet Abi büyük bir özveriyle
İnançlarımız ve Toplumumuzdaki Değişim
İçinde bulunduğumuz toplumda inançlarımızın zamanla değişime uğradığını, bazı değerlerimizin ve ritüellerimizin yitip gitmekte olduğunu üzülerek görüyoruz. Bizler, Alevi inancına sahip bir topluluğun parçasıyız. Alevilik, derin bir maneviyat ve kadim bir kültür barındıran bir inanç sistemi olmasının yanı sıra, tarih boyunca kimliğimizi şekillendiren bir yaşam felsefesi olmuştur. Ancak günümüzde, özellikle bazı grupların etkisiyle, bu değerlerin ve pratiklerin aşındığına şahit oluyoruz.Cem Evleri ve Yönetimsel DönüşümEskiden Cem evleri, sadece bir ibadet alanı değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın ve ortak değerlerin paylaşıldığı kutsal mekanlardı. Bugün ise Cem evleri yönetiminde bulunan bazı grupların, inançlarımızı derinden etkileyen önemli ritüelleri ve değerleri terk ettiğini gözlemliyoruz. Bu grupların birçoğu, geleneksel dualarımızı ve inançlarımızın özünü oluşturan figürleri (örneğin Hz. Ali, Hz. Hüseyin, Hz. Hasan) daha az ön plana çıkarıyor.Dualarımız ve Ritüellerimizdeki DeğişimEskiden, Alevi toplumu için dua, ritüellerin vazgeçilmez bir parçasıydı. Cenazelerde Kur’an-ı Kerim okunur, Ehlibeyt’in öğretilerine vurgu yapılırdı. Hz. Ali’nin ilmi, Hz. Hüseyin’in adaleti ve Hz. Hasan’ın sabrı, her daim hatırlanır ve dualarda dile getirilirdi. Ancak günümüzde bu manevi derinlik, yerini sadeleştirilmiş, hatta bazı yerlerde yozlaşmış uygulamalara bırakıyor. Artık cenaze ritüellerinde Kur’an-ı Kerim’in okunmaması, yerine saz eşliğinde defin işlemlerinin yapılması bu değişimin çarpıcı bir örneği.Kültürümüz ve İnançlarımızdaki ErozyonAlevilik sadece ritüellerden ibaret değildir; aynı zamanda insan sevgisi, doğaya saygı, eşitlik ve adalet gibi evrensel değerleri içeren bir yaşam biçimidir. Ancak bu değerlerin temsili olan bazı simgel
#keşfet #kültürelbağlar
“Em her çend ji welatên dayîkê xwe veguheztin bo diyarên nû, lê di bajarên nû de çanda xwe û nirxên me ya herî hêzdî dimînin û di xwedîtiya xwe de bi şan û şerafetê diparêzin.”
#kürtçemüzikler #keşfet
Müzik - Ozan Mehmet Şah Sultan
**“Rastîya wê ye ku stranên Kurdî hestên mirovan heta çûçika xwînê de digihînin. Wêran û firqet, xem û xweşî û yekîtî her di wê stranên de heye. Her stranek li çiyên mezin, obeyan bêdengî û li ba’ê azadîye xuyangî dike. Stranên Kurdî ne tenê stran in, lê belkî dengê çanda me û xelefê jiyana me ne.Çanda me bimîne, stranên me bihezdin! Çiy û obeyan, bi rêba’ê xwe bê şahidê ku ev stran qîsaya xwe her dem zindî dike!”**
Gerçekten Kürtçe türküler insanın kemiklerine kadar işliyor. O türkülerin derin savdaları, ayrılıkları, kederleri ve aynı zamanda birliği yürekten hissettiriyor. Her bir ezgi, dağların yüceliğini, obaların sessizliğini ve rüzgarın özgürlüğünü yansıtıyor. Kürtçe türküler, bir halkın geçmişten bugüne taşıdığı en değerli mirastır. Bu ezgiler, yalnızca bir melodi değil, aynı zamanda kültürümüzün sesi, yaşamımızın yankısıdır.
Kültürümüz yaşasın, türkülerimizle birliğimiz daim olsun. Dağlar, obalar ve rüzgâr gibi türkülerin hikâyesi asla unutulmayacak!
[Dost Hemo] Ahmet Aslan: Kültürümüzün Sesleri Ozanlık geleneği, halkın duygularını, acılarını, sevinçlerini ve özlemlerini dile getiren en samimi anlatım biçimlerinden biridir. Bu gelenekte büyük bir yer edinen [Dost Hemo] Ahmet Aslan, bölgemizin kültürünü yansıtan eserleriyle hafızalarda yer edinmiştir. Dost Hemo, yöremizin derin kültürel mirasını adeta bir meşale gibi taşıyarak, hem halkın gönlünde hem de kültür tarihinde unutulmaz bir iz bırakmıştır. Bestelemiş olduğu kîlom türküleri, sadece birer melodi değil, aynı zamanda yaşamın ta kendisidir. Onun türkülerindeki şive, duygusal yoğunluğa ve otantik bir ruha sahip olup insanlığın kalbine dokunur. Bu türküler, bir ağıt gibi hüzünlendirebilir ya da bir sevda gibi yüreği coşturabilir. Ahmet Aslan, aynı yolda ilerleyen başka bir gönül eri olarak, halkın sesi ve vicdanı olmuştur. Ahmet Aslan’ın eserlerinde, şivenin sıcaklığı ve doğallığı dinleyiciyi sarar, derin anlamlar barındırır. Özellikle kîlom türküleriyle, hayatın içinde kaybolan hikayeleri yeniden hatırlatır; aşkı, ayrılığı, özlemi ve umudu en yalın haliyle dinleyicilere sunar. Dost Hemo ve Ahmet Aslan gibi ozanlar, sadece birer sanatçı değil, aynı zamanda kültürümüzün taşıyıcılarıdır. Onların sözleriyle, kaybolmaya yüz tutmuş geleneklerimiz yeniden canlanır. Bu ozanlar sayesinde, bölgemizin şivesi ve kültürü gelecek nesillere miras olarak aktarılır. Türkülerindeki her söz, her melodi, bizlere hem geçmişimizi hem de kimliğimizi hatırlatır. Yüreklere dokunan bu eserler, yalnızca birer şarkı değil; kültürümüzün, dilimizin ve ruhumuzun derin izleridir. Dost Hemo Ahmet Aslan gibi değerlerimizi tanımak, anlamak ve onların eserlerine sahip çıkmak, kültürümüze yapılan en büyük hizmetlerden biri olacaktır.
Soğucak TV
Ozan Celal Bayar, müziğiyle halk kültürünü ve duygularını derin bir şekilde yansıtan bir sanatçıdır. Sözleri ve melodileri, dinleyiciyi farklı diyarlara götürürken, aynı zamanda özüne de dokunmayı başarır. Ozan geleneğini modern bir dokunuşla harmanlayan Celal Bayar, dinleyicilerine unutulmaz bir müzik deneyimi sunmaktadır.
Soğucak TV
Değerli Dostlarımız,Oğlumuz Onurcan’ın düğün hazırlık telaşı ve tatlı yorgunluğu nedeniyle bazı değerli dostlarımızı arayamamış, unutmuş ya da davetiye ulaştıramamış olabiliriz. Bu durum için şimdiden sizlerden özür dileriz. Sizleri bu mutlu günümüzde yanımızda görmekten onur ve mutluluk duyacağız.
Sevgi ve saygılarımızla,
Sebahat & Hamza Altun
Soğucak TV