BilgeKitap

BilgeKitap Kitap severlerin buluşma noktası. https://www.bilgekitab.com

Zehra, Tanzimat edebiyatının temel dinamiklerini en iyi yansıtan romanlardan biridir. Kıskançlık, aşk, ihanet temaları e...
31/03/2024

Zehra, Tanzimat edebiyatının temel dinamiklerini en iyi yansıtan romanlardan biridir. Kıskançlık, aşk, ihanet temaları etrafında toplumsal dokuyu, kadın-erkek ilişkilerini ve o dönem geçerli ahlaki kodları gerçekçi bir biçimde yansıtır. Okur olarak Beyoğlu başta olmak üzere Kâğıthane, Büyükdere, Rumelifeneri’nde kahramanlarla birlikte gezer, o semtlerin havasını soluma fırsatı buluruz. Dönemin Şehzadebaşı tiyatro hayatı, tulumbacıların dünyası ya da cinayet soruşturması gibi toplumsal olgular hakkında aktardığı eşsiz gözlemleri de bu eseri çok değerli kılan ayrıntılardandır. Genç yaşta kaybettiğimiz yetenekli yazarımız Nabizade Nâzım, Zehra’nın akıcı hikâyesi ve gerçekçi gözlemleriyle bize 1894 İstanbul’una harika bir edebi bir yolculuk yapma fırsatı sunar..
“Kadın gönlüyle şaka olmaz , kadınların gönlü oyuncak değildir.”..
"Düşünce", " aşkın" "öncüsü" dür...
“Güzel bir çehreye parlak bir tebessüm ne kadar yakışıyorsa Boğaziçi'ne de mehtap o derece yakışmaktadır.”..
“Kör olası kalp! Hâlâ onu, o nankörü, o maymun iştahlıyı seviyorsun!”..
“Sevmek, sevilmek! İşte şu dünyada insanın biraz yüzünü güldüren saadet bu nimetten ibaretti.”..
“Kadınların gönlünü hassas bir teraziye benzetmek mümkündür.”..
"Sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas."..
📚 📚

Nabizade Nâzım’ın Karabibik’i edebiyatımızda hem gerçekçilik ve natüralizmin hem de köy romanının başarılı ilk örneğidir...
30/03/2024

Nabizade Nâzım’ın Karabibik’i edebiyatımızda hem gerçekçilik ve natüralizmin hem de köy romanının başarılı ilk örneğidir. Köy hayatını, köylünün meselelerini, uğraşlarını dilleri ve yaşantılarıyla olduğu gibi aktaran eser, Kaş’ın Beymelek köyünde geçer. Karabibik sekiz on dönümlük toprağını ekip biçerek, kızıyla beraber kıt kanaat yaşamaya çalışan bir köylüdür. Hayallerini süsleyen tek bir şey vardır, bir çift öküz. Nabizade Nâzım bu kısacık hikâyesinde Anadolu köylüsünün neredeyse bütün bir hayatını ustalıkla yansıtmıştır...
"Fakat hayallerinin ufku üzerinde bir karaltı peyda oldu: Para!"..
“Kabahat eşekte değil, sahibi olan eşekte!”..
"Herkesin bir sene üstüne alın teri döktüğü ekinleri bir saat içinde eşeğine yedirmek isteyen adam tembel tembel gezmemeli, Rast geldiği ağaca masal söylememeli oğlum."..
"Ee ayol, okumuşluk başka şey! Adam böyle çelebi sözler öğrenir… Hey gidi cahillik hey!"..
"Aah, hocalar gibi yazıp okuma bilmemek ne kadar fena! Mah, işte ne kadar borç vardır insan bilmez ki! Keşke kızanken mektebe gitseydi! O vakit behrinde köyde hoca var mıydı ya!"..
"Ee, ayol! Buna Naz derler...Karılar erlere böyle Naz ederler."..

Turfanda mı Yoksa Turfa mı? romanının kahramanı Mansur, tıp eğitimi aldığı Fransa’dan varlığını devlet hizmetine adamaya...
29/03/2024

Turfanda mı Yoksa Turfa mı? romanının kahramanı Mansur, tıp eğitimi aldığı Fransa’dan varlığını devlet hizmetine adamaya kararlı bir idealist olarak İstanbul’a gelir. Fakat daha adımını atar atmaz karşılaştığı olaylar, gördüğü manzaralar karşısında şaşkınlığa düşer. Mansur tenkitçi dikkatiyle Osmanlı cemiyet ve devlet hayatını en hurda köşelerine kadar teşhir ederken, Tanzimat’tan beri doğrulmak istedikçe sendeleyen ve nihayetinde yıkılan Osmanlı’nın düşüş nedenleri canlı tablolar halinde gözler önüne serilir..
“Günahkarlar günah işlemekle yetinmeyip günahları günahsız masumlara yüklemek kastında bulunuyorlar!”..
“Tek başına gayret neticesiz, faydasız olarak muhalefet denizinde kaybolup gider.”..
“Lala, hami, baba veya bunlara benzer bir kimsenin yardım ve himayesi altında bulunanların hayat tecrübeleri pek eksik olur. Yatılı okul da aynen böyledir. Tam insan olmak arzusunda bulunanlar yaşamak denilen mücadelenin acı ve tatlı tecrübelerinden hisselerini almalıdırlar. Açlık ve çıplaklık alemini öğrensinler ki tokluklarının da kadrini bilsinler.”.
“Savaş yerine dindarca yardım, gülle, kurşun yerine Allah'ın hikmet ve hakikatini belirten kitap¬lar, düşmanlık yerine kardeşçe sevgi göstereceğiz. Bu asırda bunu kim reddedebilir?”..
“İslam birliğinin oluşmasını temin edecek kılıç değildir, eğitimdir.”..
“Birtakım ehliyetsizler, ehliyetli ve liyakatlilere meydan bırakmıyorlar.”..
“Şüphem yoktur. İstikbalimiz, mazimize bile gıpta ettirecektir.”..

Mehmet Rauf’un Define’nin devamı olarak yazdığı Kan Damlası romanında Şakir Feyzi, Tarabya’da İngiliz Köşkü’nde ailesiyl...
28/03/2024

Mehmet Rauf’un Define’nin devamı olarak yazdığı Kan Damlası romanında Şakir Feyzi, Tarabya’da İngiliz Köşkü’nde ailesiyle sakin, huzurlu ve müreffeh bir hayat yaşamaktadır. Ancak bir gün art arda işlenen cinayetler hayatlarını altüst eder. İngiliz Köşkü’nde yaşlı bir kadın, Anadoluhisarı’ndaki Zincirli Köşk’te ise bir erkek, aynı günde, birbirine benzer derin yaralarla yataklarında ölü bulunur. Polis, maktullerin ellerinde “Numara Bir!” ve “Numara İki!” yazılı notlar bulur. Merak ve gerilim unsurunun baştan sona korunduğu eserde, etrafındakileri hayrete düşüren Müfettiş Hayret’in karşısında katillerin hiç şansı yoktur, çünkü “Hayret’in sözü gayretin sözüdür!”.
“-Hayret, gerçi dün gece faka bastı. Fakat onun bastığı faklar herkesin aksine olarak ona zarar değil, hayat verir.”..
“Söz anlayana selamet! Bu selamet senin kendi elinde.”..
“Hayret’in sözü gayretin sözüdür!” derler. Verdiğim sözü ne yapıp yapıp yerine getireceğimi bilirler."..
“Ya pek aptal yahut pek düzenbaz bir şeydi. Yani ya alıklık göstererek herkesi kandırmak isteyen bir kurnaz ya da kurnaz görünmeye çalışan bir ahmak.”..

“Ümitsizlik öyle bir kurttur ki düştüğü vicdanları ve kalpleri o anda kemirir yer, mahveder.”…“Kalpte saadet olmayınca s...
27/03/2024

“Ümitsizlik öyle bir kurttur ki düştüğü vicdanları ve kalpleri o anda kemirir yer, mahveder.”

“Kalpte saadet olmayınca servetin ne hükmü kalıyor ki…”

“Zaten bu bizde her zaman böyledir. Hangi kuruma, hangi adama kuvvet verirseniz mutlaka bu suistimale çevrilir ve tahakküm olur.”

“Avrupa'da herkesin bir işi, bir ihtisası, bir varlığı vardır. Bizde ise hepimiz kuvvet sahiplerinden yardım dilenmeye mecburuz. Herkes yaşamak için bir lütfa,bir yardıma muhtaçtır.”

“Zaten ben şunu anladım ki dünyanın her tarafında yaşayan ve insan denilen mahluk hep bir ve hep aynıdır. Bunların bazıları uygar memleketlerde, düzenli hayat içinde yaşıyorlar ve davranışları nazik ve daha iyiliksever bulunuyor. Fakat bir sıkıya gelince, özellikle şahsi menfaat girince ne nezaket kalıyor, ne de iyilikseverlik...Hatta ne de insanlık ve uygarlık...En uygar İngiliz ve Fransız en yırtıcı bir vahşi oluyor ama hepsi mi böyle hepsi böyle...İnsanlık bu...”..

"Fakat yaşamak için insana hayat lazımdır, hayal değil..."..“Bir erkeğin güzelliği zekâsından ibarettir.”..“Dünyada muhi...
26/03/2024

"Fakat yaşamak için insana hayat lazımdır, hayal değil..."..
“Bir erkeğin güzelliği zekâsından ibarettir.”..
“Dünyada muhitine yabancı olmak kadar katlanılmaz bir felaket yoktur sanırım.”
“Sevmek için en evvel lazım olan şey ruhların yakınlığıdır.”..
“Çünkü insanlar bu kadar ahlaksızlığa, bu kadar fesada düşünce başkalarının saadetini düşman olurlar ve o saadeti yıkmak için ellerinden gelen fesatlığı yapmaktan çekinmezler.”..
“Bana herkes çok müşkülpesentsin diyor, beğenilecek hiçbir şeyi göremeyen bir insan başka ne olur bilmem ki...”..
“Ben de dünyada en büyük saadetin yalnız sevmek ve sevilmekte olduğuna inanırım.”..
“Evet, geçmişe gıpta, onunla iftihar, bugün iftihar edecek şeyi olmayanlara mahsustur, buna ise ilerleme değil gerileme derler. Büyük milletler ise yalnız ilerleme gösterenlerdir.”..

“Dünyada bir ferdâ-yı garâm kadar elemli ne vardır acaba?”..“Zira görüyor musunuz, anlaşılmamak da öyle bir işkence ki ....
25/03/2024

“Dünyada bir ferdâ-yı garâm kadar elemli ne vardır acaba?”..
“Zira görüyor musunuz, anlaşılmamak da öyle bir işkence ki ...”..
“.. bütün hürmetleri¬miz kötüye yorumlanıyor. Yine de bu, kalbimdeki muhab¬bete gedik açamaz.”..
“Bir küçük keder bütün eski kederleri de beraberinde getiriyordu.”..
“Hep hayatımız böyle geçse. Böyle, insanlığın ihtiras karanlıklarından azade, ...”..

"Evet, her şey çürüyor, her şey... İnsanlar da çürümeyecekler mi?".."İnsan mesut olduktan, sevdikten, sevildikten sonra ...
24/03/2024

"Evet, her şey çürüyor, her şey... İnsanlar da çürümeyecekler mi?"..
"İnsan mesut olduktan, sevdikten, sevildikten sonra her şey boştu."..
"Ah insanlar, şu insan kalbi, yüz bin anlamlı bir bilmece."..
"Lakin nasıl yaşıyorlar yarabbim, sevmeden, sevilmeden nasıl yaşanıyor?"..
"Ah, bu dünyada herkes kendini, sadece kendini, hatta başkalarının zararına olarak kendini mi düşünürdü?"..
"Acaba kötülük gibi iyilik de bulaşıcı mı?".
"Ah insanlar, şu insanın kalbi... Yüz bin manalı bir muamma... İçinden çıkmak mümkün değil..."..
“İnsan eminim zannettiği şeylerde o kadar yanılır ki..”..
“Demek, herkesin başkasında şikayet ettiği şey kendinde bulunabiliyor ve bunu fark etmeyerek başkalarında itham ettiği şeyi kendinde mazur görüyordu.”..

“Bu, kuvvetle zekânın mücadelesi demektir. Zekânın kazanacağına yüzde yüz eminim.”“Şu bize nispeten zayıf görünen kadınl...
23/03/2024

“Bu, kuvvetle zekânın mücadelesi demektir. Zekânın kazanacağına yüzde yüz eminim.”
“Şu bize nispeten zayıf görünen kadınlar hayatın en zor zamanlarında ne kadar metanetli oluyorlar.”..
“Merhamet ne uzak... Şefkat ne beyhude... İnsaniyet ne boş...”..
"Hayat, bu çetin ve karmaşık kudret, bütün heybetine rağmen, tesadüf denilen oyuncakların elinde ne aciz, ne önemsiz bir durumdadır."..
“Hayatlarını huzur, sükûn ve emniyet içinde, tehlikeden uzak geçirmeye alışmış bizim gibi insanların gereklilikler dolayısıyla birdenbire böyle hareketli maceralar arasına yuvarlanınca ne kadar sersem, ne derece tecrübesiz oldukları hayret edilecek şeydir!”...

“Zaten hayatımız tamamen zannetmekten ibaret değil midir? Dünyada ne hakkında emin olabiliriz? Kendimizi sağlıklı zanned...
22/03/2024

“Zaten hayatımız tamamen zannetmekten ibaret değil midir? Dünyada ne hakkında emin olabiliriz? Kendimizi sağlıklı zannederiz, bir gün, senelerden beri müthiş bir illete tutulduğumuzu öğreniriz. Mesuduz zannederiz, saadetimizin rüya olduğunu, aldandığımızı öğreniriz. Geleceğimizi güvende zannederiz, o anda mahvoluruz, harap oluruz... Dostlarımızı sadık zannederiz... Velhasıl hep zannederiz, sadece zannederiz... Zaten bütün insanların hayatı yalnızca zannetmek üzerine kurulmuş değil midir? İnsanların asırlarca devam eden zanlarla neler çektiğini tarih bize ispat etmez mi?”..
“Bilirsin ya, bizde âdettir, her parlayan şeye çamur atarız.”..
“Aşk; başlangıcı, şiddetli devresi, iyileşme süreciyle hepsi dahil ancak iki ay süren bir hastalıktır.”..
“İnsan veda edeceği güzel şeylere acı bir intikam hissiyle ilgisiz kalmak ister.”...

“Şıklık yalnız kıyafetle olmaz. Mizaç ve ahlakça da şık olmak gerekir.”..“Bazı çehre züğürtleri vardır ki süslendikçe çi...
21/03/2024

“Şıklık yalnız kıyafetle olmaz. Mizaç ve ahlakça da şık olmak gerekir.”..
“Bazı çehre züğürtleri vardır ki süslendikçe çirkinleşirler.”..
“Deha denilen şey tükenmez bir sabırdan ibarettir”..
“Hayal ne kadar hayal olursa olsun, yine de az çok hakikatten doğar.”.
“Ah efendim, bizim halkta henüz diğerlerinin fikirlerine hürmet etmek his ve terbiyesi uyanamadı.”..

“Ağzıyla söylenen yalan ahlaksızlık sayılırken, kalemle yazılanı hüner saymak, medeniyetin yazarlara bağışladığı garip b...
20/03/2024

“Ağzıyla söylenen yalan ahlaksızlık sayılırken, kalemle yazılanı hüner saymak, medeniyetin yazarlara bağışladığı garip bir ayrıcalıktır.”..
“Gönül aşk sarayını yıkılmış görmektense bazı hakikatlari çiğnemekten çekinmez.”..
“Fakat bir zihne aşk coşkusu girerse orada akla fikre pek az yer kalır veya hiç kalmaz.”..
“Âleme ahlak dersi vereyim derken ahlaksızlık batağına düşüp de tâ dibi boylayanlar da görülmemiş değildir.”..
“Herkes işittiği şeyi inceden inceye araştırmaya lüzum görmeksizin onu kötüye yormaya eğilimlidir. Dedikodu meraklıları her şeyin altından kendilerine bir eğlence çıkarmaktan başka bir şey düşünmezler.”..
“İnsan ne kadar selvi boylu, ne derece güzel yüzlü olsa, o güzelliğe başka bir canlılık verecek süslenme yollarına başvurmaktan geri durabilir mi?”..

"Gücü gücü yetene devrini yaşıyoruz. Kuvvet kimde ise hâkim odur.".."Bu sosyal endişeleri kaldırın, hepimizin nasıl arsı...
19/03/2024

"Gücü gücü yetene devrini yaşıyoruz. Kuvvet kimde ise hâkim odur."..
"Bu sosyal endişeleri kaldırın, hepimizin nasıl arsız, hayasız, hırsız, vicdansız olduğumuz derhal meydana çıkar."..
“Bir insana doğanın bütün hazinelerini, dünyanın bütün evlerini, esir olarak da bütün halkını verseler yine doymaz. Yıldızlardan da pay ayırmak ister…”..
“Dünya küresinin yuvarlandığı uçurum her zamandan çok bugün dehşet vericidir.”..

“Aslında mutluluk o kadar büyük ve o kadar küçük şeydir ki, buna sahip olan bazı kimseler kendilerinde bunun varlığından...
18/03/2024

“Aslında mutluluk o kadar büyük ve o kadar küçük şeydir ki, buna sahip olan bazı kimseler kendilerinde bunun varlığından haberli bile değillerdir.”..
"insanlar her felakete cehaletleri sebebiyle uğramışlar ve hâlâ uğramaktadırlar."
“Siz gökteki kuyrukludan korkmayınız. Yerdekilerden korkunuz. Bu berikiler daha tehlikeli.”..
“Gönül kimi severse güzel odur.”..
"Kuvvetli olan haklı oluyor. Zayıf bir insan, kuvvetlinin fikrini hak olarak kabul etmek zorunda kaldıkça hürriyet ve adalet kurulmuş olmaz."..
“Kuzguna yavrusu hoş gelirmiş…”..
“Şimdiye kadar sevilmedim. Çok özendim. Fakat sanırım ki sevmedim. Yahut biraz öyle zannettiklerimin sevgi olmadığını şimdi anlıyorum. Gençlerin kalplerini saadetle dolduran sevgi perisi benim gönlümde hiçbir vakit bir hakikat şekline girmek lütfunu göstermedi”. ..

“Ne kadar medenileşse de insanın fıtratında uyuyan vahşi bir hayvan var.”..“Hepimiz, dakikada binlerce fersah mesafe kat...
17/03/2024

“Ne kadar medenileşse de insanın fıtratında uyuyan vahşi bir hayvan var.”..
“Hepimiz, dakikada binlerce fersah mesafe kat eden bu feza güllesi üzerinde ömür diye bir türlü çile dolduruyoruz.”..
“İnsan ne kadar hüzün veya mutluluk anları yaşarsa yaşasın bütün varlıklar, bütün hayat rüyaları, bütün aşk lezzetleri işte buydu: Bir varmış, bir yokmuş....”..
“İnsanların birbirlerine karşı içleri başka, dışları başka oldukça bu dünyadan sulh, samimiyet beklenir mi?”..
“Bazen felek insana yar olmaz. İşte o zaman insan feleğe yar olmayı bilmelidir.”..

"İnsanlık bir bencillik yığınından başka bir şey değil.".."Gençlik... Bu da bir rüya. Rüyaların en süslüsü, en şaşaalısı...
16/03/2024

"İnsanlık bir bencillik yığınından başka bir şey değil."..
"Gençlik... Bu da bir rüya. Rüyaların en süslüsü, en şaşaalısı, en emel süsleyicisi. Hayat boyunca ancak bir kere görülebildiği için en aldatıcı olanı."..
“Bir beyinde aşkla şuur yan yana gelemiyor. Biri geldi mi öteki gidiyor.”..
“Ah insanlar, insanlar! Siz ne zaman lafla hakikati saklamaya , değiştirmeye uğraşmak zaafından ,garabetinden kurtulacaksınız?”..

"Vatanseverlik ve onurunu bu felsefeye uydurarak küplerini doldurmayı bilenler bu memlekette refah içinde yaşarlar, bu i...
15/03/2024

"Vatanseverlik ve onurunu bu felsefeye uydurarak küplerini doldurmayı bilenler bu memlekette refah içinde yaşarlar, bu ilkelerin tersine hareket edenler dedikodular içinde boğularak asılırlar, kesilirler, sürülürler, sürünürler..."..
“Masumları ezmek, haydutları yükseltmek, kabahatsizleri cezalandırmak, kabahatlileri mükafatlandırmak toplumun baş düsturuydu.”..
“Çok zenginlerin kasalarını dolduran servetlerin nerelerden geldiklerini araştırırsak dağlardaki haydutları haklı çıkaracak acı hallere rastlarız. En dehşetli hırsızlıklar kanunun koruması altında yapılanlardır.”..
“Daima kanunun üstünde ya bir hükümet ya da bir parti peyda olur. Su başlarını zorbalar alır. Onlara eyvallah diyerek boyun eğer, kanunu, insanlığı, insafı, vicdanı çiğneyerek gittikleri yoldan gidersen yaşarsın, aksi halde geçim kapısı bulamazsın.”..

“Merhametten maraz hâsıl olur derler ya çok doğru bir lakırdıymış.”.."Sevdiklerini her dakika rahatsız edecek, ıstırap v...
14/03/2024

“Merhametten maraz hâsıl olur derler ya çok doğru bir lakırdıymış.”..
"Sevdiklerini her dakika rahatsız edecek, ıstırap verecek şekilde sevenlerin duygularında içtenlikten çok bencillik vardır."..
“Âlemin aklını mezada cıkarmışlar da yine herkes kendininkini beğenip almış.”..
“Tek arzum anlaşılmak, Dertler elbet geçecek.”..

“İnsan İnsanın hüsranından, zararından ve hatta felaketinden hoşlandığı kadar hiçbir şeyden lezzet almaz.”..“Seni büyük ...
13/03/2024

“İnsan İnsanın hüsranından, zararından ve hatta felaketinden hoşlandığı kadar hiçbir şeyden lezzet almaz.”..
“Seni büyük gösteren kendi ilmin değil, etraftakilerin cehaletidir.”..
“İnsanların mayasında vardır bu gariplik; övmeye üşenir, yermekten haz duyarlar...”..
“Her insan ayrı ayrı ele alınırsa birer vicdan,birer şuur sahibi görünür. Fakat insanlar kitle halinde, bireysel faziletlerinden bazılarını kaybediyorlar.”..

“Her insanı, hatta her toplumu hoşlandığı yemle avlarlar. Mesele, böyle oltalara tutulmayacak kadar insanlığımızı terbiy...
12/03/2024

“Her insanı, hatta her toplumu hoşlandığı yemle avlarlar. Mesele, böyle oltalara tutulmayacak kadar insanlığımızı terbiye edebilmektedir.”..
“Biri sana budala derse "Eyvallah" de geç. Bırak ki o adam kendini senden daha akıllı sanarak övünsün.”..
“İlim ve irfanın zayıf bulunduğu memleketlerde; hile, aldatmacayla daha çok iş görülür...”..
“Hakikatin büyüklüğünü tanıyıp da onunla dost olamayanlar, o kılığa bürünmüş yalanlarla oyalanırlar.”..

“İnsanlar servet ve yüksek makamların anahtarlarım elde edinceye kadar merhametli, şefkatli, yurtsever olurlar. Ondan so...
11/03/2024

“İnsanlar servet ve yüksek makamların anahtarlarım elde edinceye kadar merhametli, şefkatli, yurtsever olurlar. Ondan sonra kendileri için sefalet tedavisi imkânsız bir insanlık hastalığı, merhamet, acıma gibi şeyler müzmin birer sinir hastalığı derecesine iner... Avrupa'da, şurada burada insanlıktaki fakirleri gidermek adına verilen gece eğlenceleri, balolar, servet sahiplerinin, işsiz, güçlüz zengin kadınların can sıkıntısına karşı icat ettikleri bir tür eğlencedir. İnsanseverlik değil....”..
“İnsan daima kendinden zayıfını çiğneyip, tepeleyip üst tabakaya tırmanmak hırs ve gayretindedir. O sahte beşerî adalet, ahmakları itaat altında tutmak için tertip olunmuştur. Daima, daima altta kalanın canı çıksın kuralı hüküm sürer.”..
“Bir ferdin bencilliğe hareketlerini uydurman diğerinin aynı emeline muhalif düşeceği için adalet ve kanunları tesis etmeye lüzum hissolunuyor. İnsanlardan biri kendi bencilliğini kanun tanıtmaya zaman ve zemini uygun buldukça daima her hakikati çiğner... Milyonlarca halkı keyif ve baskısına esir etmekten çekinmez”..

10/03/2024

Ahmet Rasim, Fatih’teki Sofular Mektebi’nde başladığı ve Darüşşafaka’da tamamladığı eğitimini anlatırken bir yandan da 19. yüzyıl İstanbul’unun gündelik hayatını ve çocukluğunu tasvir eder. Reşat Ekrem Koçu’nun ifadesiyle, Ahmet Rasim’in yazılarında İstanbul, manzaraları ve insanlarıyla sesli ve renkli bir film halinde akar. Falaka da bu filmin en renkli sahnelerini barındırıyor...
"Yeryüzündeki bütün dilleri öğrensek, anlatabilir miyiz içimizdekileri..?"..
"Çocukları dövmekten ana, baba, dadı, hoca, lala, mürebbi ve mürebbiyeler kesinlikle kaçınmalıdır. Hatta sert sözlerden, kaba ve şiddetli davranmaktan da çekinmelidirler. Çünkü çocuk ne kadar küçük olursa olsun, kendisini döven el ve kendisine hakaret eden dil için ruhunda yeni filizlenen izzetinefse pek ağır gelir; bu ele ve dile karşı gizli bir düşmanlık beslemeye başlar."..
“O zamanın çocukluğu, iki cami arasında kalmış beynamazın haline benziyordu. Evdeki azarlama, paylamalara, çat patlara doymadın mı; istersen mektepte de çalışma, rahat durma bir parti de orada yerdin.”..
“Bizim çocukluğumuzda “hırsız” kelimesi büyük küçük cümlenin baş umacısıydı. O zamanlar bu kelimelerin özü değil, sözü bile sinir oynatırdı. Şimdi kim bilir günde kaçı yanımızda oturuyor, kaçı beraberimizde geziyor, kaçı ile iş görüyoruz?”..

09/03/2024

“Düşmek, yuvarlanmak, ağlamak, düşünmek bu hayata mahsus olan mutlak değişimlerden değil mi?”..
“Karanlık, beynimi aydınlattı. Bunu biraz siz de düşünün. Beni haklı bulursunuz.”..
“Ah ben anlıyorum; bu hayat olağanüstü bir süratle zamanı aşıyor. Beni korkutan o sürat değil, durma anlarıdır. Evet, durmak hakikaten ürkütücüdür. Ben görmeliyim, hissetmeliyim; onun için uykuda geçen zamanıma acırım.”..
“Başım yastığa temas eder etmez yazdığım bir hikayenin kişileri gözlerimin önüne gelir. Onlar kalbimdeki elemlerin hüviyet kazanmış birer timsalidir.”..
“Galiba yüzümde de birbirine zıt hissiyatın izleri görünür. Güler gibi ağlarım. Yok, ağlar gibi gülerim. Ah! Tarif edemedim.”..
“İnsan hayatın hiçbir devrinde düşünmekten geri kalmıyor. Görünüşe göre tefekkür insan ruhunun gıdasıymış.”..

08/03/2024

Dönemin kadın okurlarını, aydınlarını etkileyen; yıllarca aile ve kadın toplantılarında zevkle, merakla, hatta gözyaşları dökülerek okunan Fatma Aliye’nin Udi romanı müziğe yetenekli bir kız çocuğunun aldığı eğitim sayesinde yetişkinliğinde ayakta kalmasının serüvenidir. Fatma Aliye, kadınların yaşamın değişen koşullarında her an güvencesiz kalabilme ihtimalini göstererek, kimseye muhtaç olmadan, iyi koşullarda yaşayabilmesine çözümler sunmak üzere yola çıkar. Aşk duygusu ile ihanet deneyiminin arasında kalan bir kadının benliğinde meydana gelen çatışmaları başarıyla sergiler....
"Aşk ve muhabbetin bir kere bile girmiş olduğu kalbi ne hale getirdiğini siz bilmezsiniz."
“Bu hassas, hisli kalbin sevmeye olan ihtiyacını neyle hafifletebilirdim?..
"Aşkta ihanet dışında her şeye katlanılır."..
“O bundan sonra dostluk ve insanlık denilen şeyin ancak zenginken, mesutken, talihliyken görülen, ismi işitilen şeylerden olduğunu öğrenecekti. Gülerken, eğlenirken, gezerken pek çok olan dostların, yoldaşların, ağlarken insana eşlik etmeyeceğini bilecekti.”..
“Bak, Bedia! Tabiat bize aşkı söylüyor. Bu çağlayan sevinçten ağlamayı, şu çiçekler gülmeyi, şu dallar üzerindeki çift çift kuşlar sevişmeyi, şu dallar üzerindeki söğüt, dallar üzerinde kendi eteğini öpüyor vaziyetiyle âşıkça tapınmayı bize öğretiyor.”..
“Bedia, dilini istediği gibi kullanıyorsa da gönlünü öyle istediği gibi idare etmeyi başaramıyordu.”..

07/03/2024

Refet, Türk edebiyatında yer alan ilk kadın öğretmen başkarakterdir. Türkçenin ilk kadın romancısı Fatma Aliye’nin kaleminden çocukluktan genç kadınlığa, elindeki tek sermayesi aklı olan yoksul bir kızın öğretmen okulundan mezun olarak tek başına ayakları üzerinde durma hikâyesini okuruz. Refet farklı kadınlıkları, sınıflar arası kadın dayanışması ve kadınların gündelik yaşamlarını oldukça yalın bir biçimde anlatır...
“Sanatını sevmeyen kişi sanatkâr olamayacağı gibi, öğrencilerini sevmeyen öğretmen de iyi bir öğretmen ve mürebbiye olamaz."..
“Okul bir ilim ve edep dünyası olduğundan o dünyanın insanları arasında ne haset bulunmalıdır ne rekabet; o dünyanın yüceliği gibi o âlemde bulunanların da hislerinin yüce olması gerekiyor."..
“Tahsilsiz insan yontulmamış, işlenmemiş bir taşa benzer. Taşlar ise çeşit çeşittir. Çakıl da taştır pırlanta da! Bir pırlanta taş, kumlar ve adi taşlar arasında bulunduğu halde yine pırlantadır. Ancak onun meydana çıkıp ışık vermesi, baş, göğüs, bilek, parmak gibi yerlerde yer edinmesi o adi taşlardan soyulup düzeltilmesine ve tıraş edilmesine bağlıdır; öğrenim işte o pırlantayı söylediğimiz hale getirmek üzere kullanılan alet edevata benzetilebilir.”..
“Okulun terbiye edemediğini dünya ve zaman terbiye eder. Zamanın terbiyesine kalmaksa pek büyük bir felaket ve talihsizliktir."..

06/03/2024

“Sonra yavaş yavaş mantığım değişti. Hatta dünyaya bakışım, eşyayı görüşüm, insanları anlayışım değişti. Vakıa bunlar bir günde olmadı. Hatta çok güçlükle ve adım adım oldu. Hatta çok defa bana rağmen oldu. Fakat oldu.”..
"Şu hakikatı kendi hayatım bana öğretti: İnsanoğlu, insanoğlunun cehennemidir.."..
“İnsan neyi anlatabilir? İnsan insana, insanlara hangi derdini anlatabilir? Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz.”..
“- Bak doktor, dedim. Benim hiçbir şeyim yok. Sadece talihsizim.”..

05/03/2024

"… sen bir medeniyetin iflâsı nedir, bilir misin? … İnsan bozulur, insan kalmaz, bir medeniyet insanı yapan manevî kıymetler manzumesidir. Anlıyor musun şimdi derdin büyüklüğünü?... Cahilsin; okur, öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur."..
"Fikirlerimiz, onları taşıyacak kudrette olduğumuz nispette bizimdirler."..
"Yığınlarca tezat içinde yaşıyoruz, bütün şark dünyası bir tezat içinde."..
"Kendi eliyle çalışmak ruhu tasfiye eder, insanı Allah’a yaklaştırır. Dikkatini elindeki işe verirsen temiz kalırsın."..

Address

Turgut Özal Mahallesi Tonguçbaba Caddesi Saadetdere Kiptaş Konutları C5 Blok D:19 Esenyurt Istanbul
Beylikdüzü
34513

Opening Hours

Monday 09:00 - 18:00
Tuesday 09:00 - 18:00
Wednesday 09:00 - 18:00
Thursday 09:00 - 18:00
Friday 09:00 - 18:00
Saturday 10:00 - 18:00

Telephone

+905452504507

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when BilgeKitap posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to BilgeKitap:

Videos

Share

Category


Other Beylikdüzü media companies

Show All