Fan Kontaktinformationen, Karte und Wegbeschreibungen, Kontaktformulare, Öffnungszeiten, Dienstleistungen, Bewertungen, Fotos, Videos und Ankündigungen von Fan, Ersteller von Videospielen, Escher Str. 140, Cologne.

Baba dedibaba..! Sen ölmeyeceksin değil mi ?Hayırdır oğlum dedim, nereden çıktı bu sabah sabah.E üşütmüşüm biraz demedin...
09/09/2024

Baba dedi
baba..!
Sen ölmeyeceksin değil mi ?
Hayırdır oğlum dedim, nereden çıktı bu sabah sabah.
E üşütmüşüm biraz demedin mi dün gece.

Gülümsedim
Evet ama bir iki güne kadar geçer gider dedim
baba gerçeği söyle dedi, lütfen.
Sen ölürsen benim hayallerim yerle bir olur.

Adana'ya gidecektik seninle,
doğduğun, büyüdüğün, çocukluğunun geçtiği yerleri gezecektik birlikte..

Dokuz yaşında,
Ellerinizden öper.
Kahvaltı sofrasındayız.
Elimde ekmek,
Çatalımda bir dilim çocukluğum geldi aklıma.
Zaten babasız büyümüşüz,
Gel de öl şimdi..!

Yılmaz Güney

09/09/2024

❤️

😂
09/09/2024

😂

☺️
09/09/2024

☺️

Ne oldu çocuk sanaYok olup gittin birdenNe oldu çocuk sanaYok olup gittin birdenNasıl kıydılar sanaNe zor büyüttüm seni ...
08/09/2024

Ne oldu çocuk sana
Yok olup gittin birden
Ne oldu çocuk sana
Yok olup gittin birden
Nasıl kıydılar sana
Ne zor büyüttüm seni ben
Nasıl kıydılar sana
Ne zor büyüttüm seni ben
Ninni çocuk uyu çocuk
Ölüm yalan dön gel çocuk
Ninni çocuk uyu çocuk
Ölüm yalan dön gel çocuk
Zincirlerde çiçek açmış
Ellerinin yarası
Zincirlerde çiçek açmış
Ellerinin yarası
Sevgisiz kefensiz kaldın
Soğuktur şimdi orası
Sevgisiz kefensiz kaldın
Soğuktur şimdi orası
Ninni çocuk uyu çocuk
Ölüm yalan dön gel çocuk
Ninni çocuk uyu çocuk
Ölüm yalan dön gel çocuk
En kolay katlanılan
Başkasının acısı
En kolay katlanılan
Başkasının acısı
Ben anayım ağzındaki
Tükürdüğün kan tadı
Ben anayım ağzındaki
Tükürdüğün kan tadı
Ninni çocuk uyu çocuk
Ölüm yalan dön gel çocuk
Ninni çocuk uyu çocuk
Ölüm yalan dön gel çocuk

08/09/2024

Bu 5 liği iki 5 lik yaparmısın 🥰☺️

Alt tarafı bir çiçek koklayıp, bir hayvan sahiplenip, birkaç insan tanıyıp, sevip gidecektik bu dünyadan. Nasıl kötü bir...
08/09/2024

Alt tarafı bir çiçek koklayıp, bir hayvan sahiplenip, birkaç insan tanıyıp, sevip gidecektik bu dünyadan.
Nasıl kötü bir zamana denk geldi ömrümüz...

Nazım Hikmet Ran

🔴 SON DAKİKA : Narin'in cansız bedeni bulundu :(
08/09/2024

🔴 SON DAKİKA :

Narin'in cansız bedeni bulundu :(

08/09/2024

Birden zengin olmak istiyenler dinlesin 😂

“SERVETİNİ FAKİRLERE VEREN ADAM”...Fakir değil, dilenci değil, evsiz değil... bu dünya edebiyat devi: Leo Tolstoy!Büyük ...
07/09/2024

“SERVETİNİ FAKİRLERE VEREN ADAM”...

Fakir değil, dilenci değil, evsiz değil... bu dünya edebiyat devi: Leo Tolstoy!
Büyük topraklara ve büyük servete sahip Rusya'nın soylularından biriydi. Tüm servetini fakirlere, muhtaçlara ve evsizlere verdi ve sefil bir hayat yaşadı.

- "Bana dinden çok bahsetme, davranışlarında dini göreyim"
- "Acı hissediyorsan canlısındır ama başkalarının acısını hissediyorsan insansın"

Fotoğraf:
Leo Tolstoy (1828 – 1910) and Maxim Gorky (1868 – 1936).

Bir kadın adamını çocuğu gibi sever.Hiç üşenmez yatırır dizlerine.Okşar saçlarını.Uyutur şefkatiyle.Bir kadın en yakın a...
07/09/2024

Bir kadın adamını çocuğu gibi sever.
Hiç üşenmez yatırır dizlerine.
Okşar saçlarını.
Uyutur şefkatiyle.
Bir kadın en yakın arkadaşı gibi sever adamını.
Alır oturtur karşısına.
Paylaşır dertlerini, döker içini.
Acıyan yanlarını koyar masanın üzerine, kırılan yerlerini.
Bir kadın adamını babası gibi de sever.
Alır evinin en güvenli kapısı yapar onu.
Eve gelişlerini bekler.
Tüm korkularını ona emanet eder.
Bir kadın karşılıksız da sever adamını.
Alır koyar onu yüreğine.
Kokusunu özleyerek, kendisini hiç sevmeyeceğini bilerek sever.
Bir kadın adam gibi de sever adamını.
Hiçbir şey için ondan vazgeçmez.
Ne yaşanırsa yaşansın, ne zorluk çıkarsa çıksın.
Bir tek o olsun yanımda diyerek sever.
Bir kadın bir adamı öyle de böyle de sever.
Sen bir kadını sadece adam gibi sevmeyi becer, yeter!

Romeo & Juliet - Bir Kadın...

07/09/2024

güzel bir hikaye

GÜNÜN HİKAYESİ...İstanbul’da oturan Rum asıllı Yorgo Nikolav, kekeme olan oğlu Peter’in tedavisi için elinden gelen her ...
06/09/2024

GÜNÜN HİKAYESİ...
İstanbul’da oturan Rum asıllı Yorgo Nikolav, kekeme olan oğlu Peter’in tedavisi için elinden gelen her şeyi yapar ama çare bulamaz.

Tek umudu oğlunun evlenmesidir.

Uygun eş bulunur.

Düğün yemekleri pişirilir ve gerekli hazırlıklar yapılır.

O esnada evin kapısı tıklatılır.

Kapıdaki, karşı komşuları Hatice Hanım’dır.

Bir sene önce trafik kazasında kocası ölmüş ve iki çocuğu ile dul kalmıştır.

Davetliler arasında onun adı yoktur.

Ateş istemeye gelmiştir.

Kendisine bir kürek dolusu ateş verirler.

Bu arada misafirler de gelmeye başlamıştır.

Fakat, Hatice Hanım yine gelmiş ve yine ateş istemiş, kendisine yine ateş verilmiştir.

Bütün davetliler geldikten sonra komşu kadın elindeki küreği ile çekine çekine tekrar ateş istemeye gelince, Yorgo, bu işte bir iş var deyip hadisenin sırrını anlamak için peşinden, avlunun arka kapısından gizlice Hatice Hanım’ın evine doğru yürür, açık pencereden gelen seslerle irkilir.

Ağlaşan çocuklar, açlıklarını ve dertlerini dile getirmekte, Hatice Hanım: “Artık bir daha gidemem. Ne yapayım beni anlamadılar. Biraz daha sabredin. Yarın Kurban Bayramı nasıl olsa Müslüman komşularımız et getirirler.” demektedir.

Yorgo, hemen eve dönüp hizmetçiyi yanına alarak, yemeklerle dolu tepsiyle Hatice Hanım’ın evine gider:

“Kusura bakmayın size davetiye verememişiz, şunları kabul edin.” der ve bir miktar da para verip; “Yarın sizin bayramınız. Çocuklara bir şeyler alırsınız.” der.

Yorgo gittikten sonra bu dul kadın ve yetimler: “Allah’ım Sen de onu sevindir. Rabbim onun oğluna iyilikler ver.” diye içten bir dua ederler.

O gece Yorgo bir rüya görür.

Kazanları kurduğu ocaklar gül bahçesine dönmüştür.

Onlara doğru yürür.

O anda ak saçlı, uzun boylu, ak yüzlü bir ihtiyar güllerin yanında belirir.

Uzattığı beyaz gül, Yorgo’ya güler.

Gülü aldığı an, Yorgo yıldızlara doğru uçar.

Rüyasını kimseye anlatmaz.

Aradan yirmi gün geçer.

Yorgo’nun evine Kayseri’den Hacı Ahmet Efendi gelir ve başından geçenleri şöyle anlatır: “Bu sene Hac’da idim.

Bayramdan bir gün önce Arafat’taki vakfe duasından sonra yorgunluğun ve sıcağın tesiriyle uyumuşum. Rüyamda Peygamberimiz Hz. Muhammed Aleyhisselâmı gördüm.

Bana sizin adınızı ve adresinizi verdi.

Sonra ‘Git ona benden selam söyle.’ dedi.

Bu selamın bir manası olmalı.

Sen o günlerde Allah’ın rızasını kazanacak ne gibi bir hayır işledin?”
Yorgo bunları dinledikten sonra, oğlunun kekemeliğinin iyileşmesine sebep olan esas sırrı da kavrar, ve kelime-i şahâdet getirerek müslüman olu

ANNEM HAKLIYMIŞ ...!!!Annem derdi ki: “Terli terli su içme.”İçten içe kızardım onaOyunun en tatlı yerindeBu müdahale de ...
05/09/2024

ANNEM HAKLIYMIŞ ...!!!
Annem derdi ki: “Terli terli su içme.”
İçten içe kızardım ona
Oyunun en tatlı yerinde
Bu müdahale de niye?
Hastalanınca anlardım ki!
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Sakın geç kalma.”
Meraklanırmış sonra
İçten içe hayıflanırdım ona
Gidenin dönmesini beklerken anladım ki !
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Odanı dağıtma.”
İçten içe karşı gelirdim ona
Toparlamayı erteleyip dururken
Hayatımı dağıttığım anlarımda anladım ki !
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Öfkende fakir ol, sevginde zengin.”
İçten içe önemsemezdim bakışlarımla
Kırdığım kalpleri telafi edemediğimde anladım ki !
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Tek kişilik yaşama.”
Diğer türlüsü bencillik olur
Sevilmezmişim sonra
İçten içe güler geçerdim bu kelâma
Yalnızlık ağır gelmeye başlayınca anladım ki !
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Doğal ol, yapmacık olma.”
İçten içe burun kıvırırdım ona
Ezberlediğim yaşam biçiminin tatsızlığını fark edip
Rollerimi karıştırmaya başlayınca anladım ki !
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Gençliğinin kıymetini bil, geri gelmez bir daha.”
İçten içe sitemkâr davranırdım ona
Yüzümdeki çizgiler
Saçımdaki beyazlar zafer kazandıkça anladım ki !
Annem haklıymış.

Annem derdi ki: “Bir dilek tut, gerçek olana kadar çabala.”
İçten içe söylemesi kolay, yapması zor derdim ona
Hayatımı sorgulamaya başlayıp
Sürekli yapamadıklarım aklıma geldiğinde anladım ki !

Annem haklıymış

(ALINTI)

05/09/2024

:))

🥲
05/09/2024

🥲

Karısının Yerine Geçmek İsteyen Adamın Durumu..Adamın biri hastalanıyor. O gün canı, işe gitmek istemiyor.İçinden Allah’...
04/09/2024

Karısının Yerine Geçmek İsteyen Adamın Durumu..

Adamın biri hastalanıyor. O gün canı, işe gitmek istemiyor.

İçinden Allah’ a şöyle bir dua edeceği tutuyor:

“Allah’ım, her gün işe gidip 8 uzun saat boyunca evim ve eşimin rahatı için çalışıyorum. Eşim ise sadece oturuyor. Ne olur, bir gün benim yerime geçip, ne kadar zor bir hayat yaşadığımı görmesini sağla.”

Hikaye bu ya, birdenbire adamın dileği yerine geliyor. Ertesi sabah , karısının bedeninde uyanıyor.

Hemen yataktan fırlıyor.

Eşinin kahvaltısını hazırlıyor.

Çocuklarını uyandırıyor.

Elbiselerini hazırlıyor.

Onların da kahvaltılarını yaptırıyor.

Beslenme çantalarını hazırlıyor.

Çocukları okula götürüyor.

Eve dönüp, evi toparlıyor.

Yıkanacak bulaşıkları ve çamaşırları hallediyor.

Temizleyiciye götürülecek olanları eline alıp telefon faturasını ödemek için bankaya gidip sıraya giriyor. Faturayı ödedikten ve temizlikçiye

uğradıktan sonra, akşam yemeği için alışverişe gidiyor.

Eli kolu dolu bir vaziyette eve dönüyor.

Bu arada öğlen oluyor.

Evi süpürmeye başlıyor.

Eşyaların tozunu alıyor.

Mutfağı siliyor.

Çocuklarının okuldan gelince yiyeceği keki pişiriyor.

Eee artık çocukları okuldan alma zamanı da geliyor.

Yolda onlarla sohbet ediyor.

Okulda olanlar konusunda akıl fikir veriyor.

Eve geldiklerinde derslerini kontrol edip, çalışma masalarına oturmalarını sağlıyor.

Süt ve kek getiriyor.

Bu arada yıkadığı çamaşırları ütülemesi gerekiyor.

Ütü bittiğinde ancak akşam yemeğini hazırlayacak kadar vaktinin kaldığını fark ediyor.

Hemen patatesleri soymaya başlıyor.

Salata malzemelerini yıkıyor.

Pilav için pirinci ıslatıyor.

Etleri çıkartıp, fırın için hazırlıyor.

Kocası eve geldiğinde, onu sofraya tabakları yerleştirirken buluyor.

Akşam yemeğinden sonra, önce eşinin kahvesini pişiriyor.

Masayı topluyor ve bulaşıkları hallediyor.

Eşinin ve çocuklarının ertesi gün giyeceği kıyafetleri kontrol ettikten sonra çocukları yatırıyor.

Onlara hikaye okuyor.

Televizyon seyretmeye ve biraz da gazete okumaya salona dönüyor ki, eşi onu yatak odasına çağırıyor.

Ne de olsa , adamcağız bütün gün onlar için çalışıp, yoruldu, şimdi rahatlaması ve gevşemesi gerekiyor.

Bu da zaten onun görevi.

Ertesi sabah uyandığında hemen Allah’a yalvarmaya başlıyor :

“Allah’ım özür dilerim. Ben ne dediğimi bilmiyormuşum. Karımın hayatını rahat zannetmekle ne halt ettiğimi şimdi anladım. Lütfen beni eski halime döndür.”

Sonra ruhunun derinliklerinden gelen bir cevap işitti: :

“Evet, dersini aldığını görüyorum.

Herşeyi değiştireceğim ama maalesef 9 ay beklemek zorundasın çünkü, dün gece hamile kaldın

Bob Marley'e bir keresinde mükemmel bir kadın olup olmadığı soruldu...Verdigi cevap:Mükemmellik kimin umurunda?Ay bile m...
04/09/2024

Bob Marley'e bir keresinde mükemmel bir kadın olup olmadığı soruldu...
Verdigi cevap:

Mükemmellik kimin umurunda?
Ay bile mükemmel değil, kraterlerle dolu.
Deniz inanılmaz derecede güzel ama derinlerde tuzlu ve karanlık.
Gökyüzü her zaman sonsuzdur, ancak genellikle bulutludur.
Yani güzel olan her şey mükemmel değil, özeldir.
Bu nedenle, her kadın birileri için özel olabilir.
Mükemmel" olmayı bırak ve başkalarını etkilemeye çalışmadan, sevdiğin şeyi yaparak özgür olmaya ve yaşamaya çalış...!

PARANIZ DÜŞTÜ BEYEFENDİ...Sinema tarihinin en ünlü komedyeni Charlie Chaplin anlatıyor:"Küçük bir çocukken babamla bir s...
04/09/2024

PARANIZ DÜŞTÜ BEYEFENDİ...

Sinema tarihinin en ünlü komedyeni Charlie Chaplin anlatıyor:

"Küçük bir çocukken babamla bir sirk şovunu izlemeye gittik. Bilet sırasında uzun bir kuyruk vardı ve önümüzde anne-baba ve 6 çocuktan oluşan bir aile vardı.

Fakirlik hallerinden belliydi, elbiseleri eski ama temizdi. Çocuklar sirkten bahsederken çok mutlu görünüyordu.

Onların sırası gelince, babaları gişeye geçti ve bilet fiyatını sordu. Gişe çalışanı ona bilet fiyatını söyleyince adam kekelemeye başladı ve dönüp karısının kulağına birşeyler fısıldadı.

Mahcubiyet yüzünden kolayca okunuyordu.

Birden babam cebinden 20 Dolar çıkardı ve yere attı. Sonra da eğilip yerden aldı ve adamın omzuna dokunarak şöyle dedi; “Paranız düştü beyefendi..”

Adam babama baktı ve gözleri dolarak; “Teşekkür ederim efendim.” dedi.

Onlar içeri girdikten sonra babam beni elimden çekti ve kuyruktan çıktı. Çünkü babamın adama verdiği 20 Dolardan başka parası yoktu.

O günden beri babamla gurur duyuyorum ve o 2 dakika benim hayatımda izlediğim en güzel şovdu. O GÜN İZLEYEMEDİĞİM SİRK ŞOVUNDAN EMİNİM DAHA GÜZELDİ..."

Charlie Chaplin, Kevin J. Hayes

En eski hikâyedir Kadın;Saçından iktidar,makyajından medeniyet devşirilen... “Erkek” ve “Erken” kelimelerinin arasında n...
04/09/2024

En eski hikâyedir Kadın;
Saçından iktidar,
makyajından medeniyet devşirilen...
“Erkek” ve “Erken” kelimelerinin arasında nefes almaya çalışırken Kadın;
Boynunda cinsiyet künyesi,
alnında namus fünyesi,
dünya'nın orta yerinde,
ortasından taşır kederi…
Aşık olunası,
hatta aşktan öldürülesidir nazarda...
Bu yüzden yaşayan her kadına ölü bir çiçek,
ölen her kadına canlı bir çam ağacı hak görülür başucuna...
Herkes yaşamı boyunca
bir kadını öldürür hattı zatında...
Kimi doğururken,
kimi doğurduğu tarafından...
Kimi alın terinde boğar,
kimi şehvetine adak tutar...
Bazıları çok severek,
bazıları hiç sevmeyerek öldürür...
Bazen de yok sayarak
dizlerinin üzerine düştüğü caddelerde,
Kim vurduya sarılarak gönüllü linç'in ellerinde...
Ahir hakkı töredir, gelenektir, günahtır...
Altından da örse huzuru,
Kuyumcuda bozdurulur gülüşü…
Kendi yuvası açık cezaevi,
sokakta namusu saman alevi…
Yürüse suç,
ağlasa ayıp,
koşsa edepsiz
ve ölse kadersiz…
Kadın olmak yağmuru doğurup,
Yıldırımda alev almak gibi bir zûl mevsimidir...
Bayrak diken,
zehir biçen,
ırmak ören kadınlar…
Torna yürekli,
keman saçlı,
bağlama kaşlı
köy bakışlı,
kent yorgunu
evlat vurgunu,
koca şehidi kadınlar…
Acısı sendikasız,
sözü pankartsız,
düşü yasak,
yolu tutsak...
Kadınsa haykıran, sesi uzak…
Şimdi bir bulut al kendi payına,
Bir kadının kaderini kuşan hayat namına,
Bir dakika katlanabilirsen onun yerinde...
Yerinde;
Onsuz huzur olmadığını anlayacaksın..
Herkes bir şeyler söyledi kendine göre;
bir kadın döktüre döktüre susuyordu...

“İnsan esasen ne erkektir ne de dişi...
Cinsiyetin farklı olmasının amacı,
cinse özgü biçim farkını oluşturmak olmayıp yalnızca üremeye yarar…”

-Marie Le Jars de Gournay-
《Kadınlarla Erkeklerin Eşitliği Üzerine》

Ressam: Saeed Panahzade
İranlı ressam (1975-)

Beautiful Design
04/09/2024

Beautiful Design

Çok şey vardı anlatılacak. O yüzden sustum...Birini söylesem, diğeri yarım kalacaktı...Sen duydun mu, sustuklarımı?Oğuz ...
04/09/2024

Çok şey vardı anlatılacak.
O yüzden sustum...
Birini söylesem, diğeri yarım kalacaktı...
Sen duydun mu, sustuklarımı?

Oğuz ATAY

"Zafer kazanacaksan tek başına kazan. Yarın Ben de kenardan davul çalmıştım diye başına kakanlar olur"
04/09/2024

"Zafer kazanacaksan tek başına kazan. Yarın Ben de kenardan davul çalmıştım diye başına kakanlar olur"

04/09/2024

Mala dijmin xerab be

Yetiştirme Yurdunda Büyüyen Asiye`nin Hikâyesi“Asiye dalgın” diyorlar. Altı yaşındayken saçlarını nasıl taraması gerekti...
03/09/2024

Yetiştirme Yurdunda Büyüyen Asiye`nin Hikâyesi

“Asiye dalgın” diyorlar. Altı yaşındayken saçlarını nasıl taraması gerektiğini kendi öğrenen bir kız çocuğu, elbette dalgın olacaktır…

“Asiye suskun” diyorlar. Susmayıp da ne yapacaktım; bana,”ceddin deden, neslin baban” diye marşlar öğreten öğretmenlerime, yetiştirme yurdundaki ranzalarda okuduğum Didem Madak şiirlerinden bahsedemeyeceğime göre…

“Asiye hırçın” diyorlar. Simsiyah sokak kedilerini benden başka besleyen, benden başka sevip okşayan kimse yok buralarda…

“Asiye yalnız” diyorlar. Canımdan öte bilip, bağrıma bastığım tek arkadaşım öldü. Yalnız kalmamak için yapmacık dostluklara, yalanlı dolanlı arkadaşlıklara ihtiyaç duymuyorum, hepsi bu…

“Asiye karamsar” diyorlar. Kazım Koyuncu`nun şarkılarını dinleyip, ne bileyim, feminizm üzerine bilgiler edinip mesela, sonra da tecavüz edilen bebeleri duyumsamak ülkemde…

Asiye`yim ben; dalgın olan, suskun olan, hırçın ve yalnız olan Asiye. On sekiz yaşındayım. Üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Yurttan ayrıldım; şimdi bir öğrenci evinde kalıyorum.

Yetiştirme yurtlarında büyüyen kızlarla evlenmenin sevap olacağını söylemişti bir televizyon yorumcusu. O gün bugündür televizyon seyretmiyorum! Şiir yazmak mutlu ediyor beni. Solgun dizeler biriktirdim ömrüme; solgunluklarıma tutunarak soluklanıyorum…

Çıkma tekliflerini reddettiğimde, “sen yurt kızısın, psikolojisi bozuk hepinizin” deyip, bana posta koyduğunu sanan sevgili adayları, ödevlerimde bir hata olsa, “anne yok, baba yok tabi, neyse” deyip, bendenize tepeden bakan öğretmenlerim, “bir gün, tek başıma bir tiyatro oyununa gideceğim” dediğimde, “sana devlet baktı, ama senin gözün dışarıda” deyip, beni kınayan komşular, yazmamın bir heves değil, bir yaşam biçimi olduğunu anlattığımda, “yat kalk başımızdakilere şükret; size iş de veriyorlar” deyip, benden uzaklaşan akranlarım; hepiniz kötüsünüz!

“Asiye dalgın” diyorlar. Slyvia Plath da dalgındır ben gibi; Tezer Özlü, Nilgün Marmara… Dalgın olmasam niye şiir yazayım ki…

“Asiye suskun” diyorlar. Şiir defterimle dertleşiyorum; bir de annemin ve babamın olduğu, ama benim olmadığım o bir tanecik siyah beyaz fotoğrafla…

"Asiye hırçın” diyorlar. Kendini bildi bileli küçücük bir Karadeniz şehrinde yaşayıp da, Mardin`i görmek için can atan, Çi********in yaşamına hayranlık duyan, matematiğe çalışırken, birden durup, “kendimi iyice geliştireyim de, yurttaki çocuklara şu denklemleri anlatayım” diyen ben, izin verirseniz hırçın olayım bana kibirlenenlere, küstahlaşanlara, beni can olarak görmeyenlere!

“Asiye yalnız” diyorlar. Çok param olsun, şiir kütüphaneleri kuracağım yetiştirme yurtlarına, mahpushanelere, köy okullarına ve gidip oralara, şiir okuyacağım ben gibi çekmişlere, incitilmişlere, hor görülmüşlere…

“Asiye karamsar” diyorlar. Gülten Akın yazmış ya bir şiirinde, “ah kimselerin vakti yok/ durup ince şeyleri anlamaya”… O şiir nasıl sonlanır bilir misiniz; “bir gün birileri öte geçelerden/ıslık çalar yanıt veririz”… Benim karamsarlıklarımı dinlemek isterseniz, ıslık çalınız efendim…

Asiye`yim ben; suskun olan, dalgın olan, hırçın ve yalnız olan Asiye. On sekiz yaşındayım. Kendi elini kendi tutan bir kızım; kendi yüreğini kendi bilen bir kız…🙏🙏💖💖

Alıntı

03/09/2024

🥰❤️

Mantıklı ☺️
03/09/2024

Mantıklı ☺️

13 gündür Narin kayıp…Amcası tutuklama talebiyle adliyeye sevk edildi…Narin mi Narin..Tertemiz, pırıl pırıl..Umut dolu, ...
02/09/2024

13 gündür Narin kayıp…
Amcası tutuklama talebiyle adliyeye sevk edildi…

Narin mi Narin..
Tertemiz, pırıl pırıl..
Umut dolu, Sevgi dolu..
8 yaşında bir oyun çocuğu..

Adresse

Escher Str. 140
Cologne
50739

Webseite

Benachrichtigungen

Lassen Sie sich von uns eine E-Mail senden und seien Sie der erste der Neuigkeiten und Aktionen von Fan erfährt. Ihre E-Mail-Adresse wird nicht für andere Zwecke verwendet und Sie können sich jederzeit abmelden.

Teilen

Medienfirmen in der Nähe


Andere Ersteller von Videospielen in Cologne

Alles Anzeigen