Mut'tan Haber Gazetesi

Mut'tan Haber Gazetesi İlkeli, Seviyeli, Dürüst Yayıncılık Kurucusu: Sıtkı SOYLU
Haftalık Tarafsız Siyasi Gazete (Yerel Süreli)

04/12/2019
HALİFE ŞEYİ

HALİFE ŞEYİ

Merhaba,
Peygamber Hazreti Muhammed ölüm döşeğindeyken, yanında daha sonra halife olacak olan Ebubekir, Ömer ve Osman vardır. Hazreti Ali ise o sırada dışarıda kendisine verilen bir görevle meşguldür. Peygamber bir şeyler yazarak vasiyet bırakmak için yazı malzemesi ister.
Getirmezler ki bu ilk itaatsizlikleridir. Daha sonra Peygamber güçlükle ve zor duyulan bir sesle bir şeyler söyler. Yazmak isteyip; daha doğrusu yazdırmak isteyip yaptıramadığı şeyleri söz ile bildirmiştir. Buna tarihte “kırtas olayı” denir. Nitekim orada bulunanlar, yani Ebubekir, Osman ve Ömer haricindeki sahabe veya Ashab-ı Kiram denilen kimselerden bir kısmı da söylenenleri işitmiştir. Rivayet odur ki Halife ya da hilafet diye bir vasiyeti yoktur. Yönetici olarak bir isim verdiği ve bu ismin ALİ olduğu rivayet edilir. Neticede Ebubekir en sadık dostu ve ilk müslümanlardan olarak, Ömer keskin bir adalet duygusu ve gücü ile, Osman ise ilmiyle hep onun yanında olmuşlardır. Bu son anında bile değişmemiş son nefesinde yine yanında olmuşlardır. Ali ise ruhen içinde ve gönlündeyken bedenen hep uzaklarda,bir mücadelenin bir savaşın, bir uğraşın içinde olarak onun yanında olmuştur. Belli ki bu hep yanında olanların pasifist hallerinden sıkılan Peygamber, sürekli aktif olan ALİ'nin adını vermiştir. Bilinmez belki ama bu üçü ilk halifeyi oracıkta seçmiş olabilirler. Halife diye bir vasiyet olmaksızın. Zaten bu sıralamayı peygamberin yaptığını iddia etmekte çok saçma bir şey olacağı gibi, kendilerinin yapma ihtimali de saçmadır. Peygamberin ölümünden sonra Ömer ve Ebubekir ellerinde yazılı bir evrak ile halkın karşısına çıkıp bu Peygamberin vasiyetidir dediler. Ve okudular: Ey inananlar ben sizin için hiçbir hayrı eksik bırakmadım…diyor. Bu okudukları yalanla bile kendilerini ele verdiler. Çünkü peygamber bırakın hilafeti, bir ismi bile vasiyet etmemiş oluyordu.
İki yıl bu görevde kalan Ebubekir iki yılın sonunda öldü.Ölmeden Osman'a yazdırdığı söylenen bir vesika vardır. Bu vesikaya göre Ebubekir, yerine geçmesi için Ömer'i göstermiş ve vasiyet etmiştir. İşte tam bu noktada Ali'nin siyaseten ne kadar ileri görüşlü olduğu ortaya çıkmıştır. Peygamber öldüğünde Ömer, Ebubekir'in halife olması için uğraşırken; Ali O'na Ebubekir için iyi çalış ki O'da seni göstersin demiştir. Ve iki yıl geçmeden dediği çıkmıştır. Ebubekir bu dört halife diye anılanların içinde hasta yatağında ölen tek isimdir. Diğerleri hep suikast ile ölmüşlerdir. Bu halife yaftası yüzünden yeryüzü mevcut savaşların yanında bir de hilafet savaşlarına sahne olmuş. Kitaplar “öldürme” derken bu siyasi ihtirası dini kıyafetlerle sarıp sarmalayanlar bir çok insanın ölümüne neden olmuşlardır. Hatta Ömer ve Osman devrinden sonra halife olan Ali'den sonra hilafet uluslararası bir gerilimin odağı olmuştur. Yıllar boyunca devletler ve de devletlerin başındaki kişiler arasında el değiştirmiştir. Nasıl mı? Savaşarak. Sen halifesin. Ben gelip savaşta seni yenersem halife ben oluyorum. Mevzuya bakın ki insanı merkeze koyup öldürmeyi yasaklayan bir dinin başındaki lider olmak için birbirini öldüren Müslümanlar var görüntüde. Bunun suçu asla İslamiyette değil, hilafeti uydurup İslamiyetin başına bela edenlerdedir. Ve sonra meshepler icad edilip ayrılıkları daha da derinleştirdiler.
İşte bu derinlikleri, yani aslında bizim zenginliğimiz olan farklılıkları çok kere bizleri birbirimize kırdırmak için ısıtıp masaya koydular. Zaman zaman istedikleri oldu. İncittik birbirimizi. Şimdi aynı sefil oyunu yeniden oynamaya hevesli şeref yoksunları yine iş başında.
Çarpı işareti koymalar bilmem neler. Birer birer deşifre olup cezalandırılacaklarını bildikleri için korkak sıçanlar gibi gecenin ıssız saatlerinde sinsice zehir saçmaya çalışıyorlar. İncinsen de incitme diyen hoşgörü zirvesi adamın çocuklarının kapısına çarpı atan şerefsizler, Z raporu alındığında o kapıya sürünerek gelip “insan olmak” isteyecek. İnsanlık onuru her tür ayrımcılığı, her kötülüğü ve teolojinin işkencesini yenecek. Siz o çarpıyı attıkça biz daha çok BİZ olacağız. Yani leş kargaları şunu iyi bilin; BAŞARAMAYACAKSINIZ.
Afiyet Olsun.

HALİFE ŞEYİ

04/12/2019
KAZIK FREN

KAZIK FREN

Uzunca bir süredir özellikle Türkiye İstatistik Kurumunca (TÜİK) (muhtemelen üzerindeki baskılar sebebiyle) hazırlanan başta enflasyon olmak üzere genel ekonomiyi ilgilendiren istatistiklerin sıhhati konusunda pek çok kişi gibi benim de tereddütlerim oluştu, sahada gördüklerimle ilan edilen rakamları bir türlü benzeştiremedim.
Ekim ayı itibariyle -bir önceki yıl aşırı artış yaşanmasının- baz etkisi son defa etkili oldu ve enflasyon tek haneye gerilemişti. Ağustos ayında yazdığım üzere, artık yolun sonu geldi ve 3 Aralık itibariyle ilan edilen yıllık enflasyon %10,56 ya yükseldi.
Aralık başında yayınlanan büyüme rakamları –ki, bence yine sahayla uyumsuz- küçük de olsa pozitife döndü ve bir yılı aşkın süredir yaşadığımız küçülme durdu, darısı bundan sonraki çeyrek yıllara diyelim.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulunun üç ayda 1.000 baz puanı (%10) bulan paraşütsüz indirimlerinde son adım olarak geldiği %14 lük gösterge oranı 12 Aralık'taki toplantısında 150 ilâ 200 baz puan daha indirerek %12- %12,50 seviyesine oturtacağını tahmin ediyorum. Kredi ve mevduat faiz oranlarında dibe geldik, bundan sonra gidecek pek mesafe kalmadı.
Uzunca bir süredir sadece Kamu Bankalarının lokomotifliğiyle devam eden kredi piyasası, faizlerin gerilemesi ve devletin bekledikleri kadar iç borçlanma yapmaması, onun yerine iç borçlanmada vadeyi kısaltıp Yurtdışı borçlanmayı tercih etmesi, BDDK ve MB tarafından yapılan düzenlemelerle Özel Bankalara adeta cebrî bir durum oluşturmasının etkisiyle nihayet özel bankalar kredi vermeye başladı, Özel bankalar krediler açısından 2 yıl önceki kredi seviyelerine kadar inmişlerdi, bu durum enflasyondan arındırıldığında %36 ya varan gerileme gösteriyordu.

ENFLASYON DÜŞTÜ,İŞLER YOLUNDA, GÖZÜMÜZ AYDIN (!)

Aslında alt gelir gruplarına gelir arttırıcı uygulamalar yaparak harcamalar yoluyla sistemi açmak yerine, üretime ağırlık vermek yerine kredi pompalayarak, kamu harcamalarını durdurarak, Uluslararası piyasalarda hareket kabiliyetimizi neredeyse sıfırlayarak, Devlet Borçlanma senetlerinden yabancı sermayenin neredeyse tamamen çıkmasını sağlayarak müthiş bir kazık fren yaptık.
Özel sektörde işlerin kötü gittiğine başka delil aramasak da olur, işsizlik tavan yapmış durumda ve resmi rakamlara göre 4.7 milyon işsiz var. Yasal takibe atılan krediler tarihî rakamlara ulaşmış durumda ve Konkordato talepleri – tüm engellemelere rağmen- devam ediyor.
Geçen hafta döviz mevduatları yaklaşık 1 Milyar Dolar seviyesinde arttı, artma trendi bir türlü durdurulamadı ve toplam mevduatın yarısı hâlâ yabancı para cinsinden devam ediyor.
Son yıllarda ekonomimizin yaşadığı sıkıntıların etkisiyle, kişi başına milli gelirimiz 2007 yılı seviyesine geldi, dünya ekonomisindeki ağırlığımız ise neredeyse üçte bire geriledi.
İç piyasanın kilitlenmesi sebebiyle ithalatın bir anda kesilmesi sebebiyle cari açık kapandı ve hatta fazlaya dönüştü. Oysa önemli oranda aramalı ithal ederek katma değer ekleyip ihraç eden sektörlerimiz için ölümcül bir hava bu.
“Merkez Bankası ve Kamu Bankalarının Takas (SWAP) vb işlemleriyle döviz kurlarına müdahalesinin sonuna mı geldik?” sorusu pek çok insanın kabusu olmuş durumda.
Bir açıdan atılan adımlarla ve global konjonktürün etkisiyle ekonomiye kazık fren yaptırıldı ve emniyet kemeri bağlı olmayanlar ön camdan fırladılar, bağlı olanlar da hırpalandılar, ciddi sıkıntı içindeler.
Başka –alıntı bir- örnek verirsek, yüksek tansiyonu olan hastanın boğazı sıkılarak tansiyonu düşürülmeye çalışıldı, inşallah kaybetmeyiz hastayı.
Enflasyonu düşürmek ve kurları kontrol altında tutmak için yapılan işlemlerin ekonominin genel sağlığını, dengesini bozduğunu görüyorum ve endişelerim/kaygılarım devam ediyor.

KAZIK FREN

04/12/2019
ZİRAAT ODASI BAŞKANI KAR UYARDI; ZEYTİNYAĞI FİYATLARI TAVAN YAPMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA

ZİRAAT ODASI BAŞKANI KAR UYARDI; ZEYTİNYAĞI FİYATLARI TAVAN YAPMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA

Mut Ziraat Odası Başkanı Hıdır Kar, “Zeytinyağını düşük fiyata alıp yüksek fiyata satacak olan depolamacıların takibindeyiz” dedi.
Türkiye'nin zeytin ve zeytinyağı üretiminin yüzde 13'ünü karşılayan Mersin'in Mut ilçesinde, Zeytin fiyatlarının yüksek olmasından dolayı üreticiler zeytinlerini satmak zorunda kaldı. Yağ çıkarmak için çok az zeytin kalması sebebiyle zeytinyağı rekoltesinin düşük olacağından, Yağ fiyatlarının tavan yapmasından korkuluyor. Bunu fırsat bilenler ucuza yağ alıp depolama yapıyor. Zeytinyağı tüccar fırsatçılarına gün doğdu.
Bu yıl Zeytinyağı üretiminin az olması ve fiyatların önümüzdeki günlerde 15 ila 18 liradan 25 ila 30 lira arasında yükseleceğinin hesabını yapan fırsatçılar, Fabrikalardan tonlarca sızma Zeytinyağı alarak depolamaya başladı. Bu da gösteriyor ki, Zeytinyağı fiyatlarının ilerleyen günlerde tavan yapacağı korkusu yaşanıyor.
Her geçen yıl zeytin üretiminin hızlı bir şekilde arttığı ilçede, 2019 yılında 250 bin ton zeytin ve 20 bin tonun üzerinde zeytinyağı rekoltesi bekleniyor.
Mut Ziraat Odası Başkanı Hıdır Kar, “Bu günlerde 15 ile 18 liraya yağ fiyatları gidiyor. Bunu fırsat bilen bazı tüccarlarda düşük fiyattan alıp depolama yöntemine gidiyorlar. Ziraat Odası olarak bu fırsatı vermemekle birlikte bunun takibindeyiz” dedi.
Başkan Kar, “2019 yılı ilçemizin üretiminde bulunduğu Zeytin ve Zeytinyağı sezonunun sonuna yaklaşıyoruz. Mut Zeytin'i bu yıl fiyat olarak umduğumuzun üstünde gidiyor. Bu yıl zeytin kaliteli. Zeytin fiyatlarımızın yüksek olması nedeniyle ilçemizdeki üreticilerimiz genelde zeytinyağı çıkarmayı tercih etmediler. Bundan dolayı da böyle bir çalışmanın sonucunda da ilçemizde yağ rekoltesi oldukça düşük. Bu konuda da çiftçilerimizin ve üreticilerimizin yağ deposu olmadığı ve yağ depolama şansı olmadığı için yağ fiyatlarını epeyce düşürdüler. Bu günlerde 15 ile 18 liraya yağ fiyatları gidiyor. Bu yıl yağ rekoltesinin düşük olacağından dolayı önümüzdeki günlerde zeytinyağı fiyatlarının 25 ila 30 lira arasında seyredeceğini tahmin ediyoruz. Bunu fırsat bilen bazı tüccarlarda Zeytinyağını düşük fiyattan alıp depolama yöntemine gidiyorlar” dedi.
Fırsatçıların takibindeyiz diyen Başkan Kar, “Ziraat Odası olarak bu fırsatı vermememiz lazım. Çiftçilerimizi buradan uyarıyoruz. Mümkün olduğunca fiyatlar biraz yükselinceye kadar kendi ürettikleri yağı, kendi depolarında veya kendi evlerinde, ambarlarında tutmasını istiyoruz. Zeytinyağını düşük fiyata alıp yüksek fiyata satacak olan depolamacılara fırsat verilmemesini istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Mut Zeytinyağına sahip çıkılmadığını ifade eden üreticiler ise, Özellikle fabrikalardan bizlerin tertemiz organik ve sıfır asitsiz zeytinyağlarımızı ucuz fiyata alan ege tüccarları, bölgelerinin ürünleri ile harman yaparak kendi ürünlerinin kalitesini arttırıyorlar. Ege tüccarları Mut zeytinyağını kendi ürünlerinde hem asit düşürücü hem de aroma verici olarak kullanıyorlar. Mut ilçesi olarak seçimlerde seçerek meclise gönderdiğimiz ve bizi temsil eden Milletvekilleri bize sahip çıkmıyor” diyerek rahatsızlıklarını dile getirdiler.

ZİRAAT ODASI BAŞKANI KAR UYARDI; ZEYTİNYAĞI FİYATLARI TAVAN YAPMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA

04/12/2019
2. KİTAP GÜNLERİ KARACAOĞLAN ÇINARALTI PARKI'NDA AÇILDI

2. KİTAP GÜNLERİ KARACAOĞLAN ÇINARALTI PARKI'NDA AÇILDI

İlçemizde Belediye öncülüğünde, 2. Mut Kitap Günleri tarihi Karacaoğlan Çınaraltı Parkı'nda açılışı yapıldı.
Karacaoğlan Çınaraltı parkında yapılan açılışa, Mut İlçe Kaymakamı Muammer Köken, Belediye Başkan Vekili Nazmi Perçemli, İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Gergin, STK temsilcileri, daire Müdürleri ve çok sayıda kitapseverler katıldı.
Açılışta konuşan Mut Kaymakamı Muammer Köken, yabancı hayranlığı yerine kendi değerlerimize dönmemiz gerektiğini ifade ederek, “Bizim genel inancımıza göre tüm kitaplar bir kitabı anlamak için yazılır ve okunur. Dünya üzerindeki tüm kitapları kendi inancımız gereği kendi düşüncemiz gereği. Aslında yazılan tüm kitapları o tek bir kitabı yani Kuranı Keremi daha iyi anlayabilmek için yazıldığını ve okunduğunu ben şahsen böyle inanıyor ve böyle düşünüyorum. Mehmet Akif Ersoy'u bir şair olarak sadece görmüyorum. Modern bir tefsir ustası olarak ta görüyorum. Kitaplara da bu gözle bakmak gerektiğini düşünüyorum. Bu kitaplar da insan elinden çıkmasına işaret olması içinde bazı hatalar bazı yanlış düşünceler ya da o zaman için doğru gibi algılanacak daha sonra yanlışlığı ispatlanacak düşünceler de olabilir. İdeoloji de bir fikirde değişmeyen tek şey değişmenin kendisidir felsefesinden hareket ederek bir noktaya bir ideolojiye saplanıp kalmamak gerektiğini, günümüzün şartlarına da uyarlanabilir olması gerekmektedir” dedi.
Kaymakam Muammer Köken ve beraberindekiler, yapılan konuşmaların ardından açılan stantlarda satışa sunulan kitapları incelediler.
30 yayınevi ve 30 yazarın okurlarla buluştuğu 2. Mut Kitap Günleri 25 Kasım - 1 Aralık 2019 tarihleri arasında okurlarla buluştuğu belirtildi.

2. KİTAP GÜNLERİ KARACAOĞLAN ÇINARALTI PARKI'NDA AÇILDI

04/12/2019
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN 2020 YILI BÜTÇESİ 2 MİLYAR 254 MİLYON TL OLARAK KABUL EDİLDİ

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN 2020 YILI BÜTÇESİ 2 MİLYAR 254 MİLYON TL OLARAK KABUL EDİLDİ

Bütçenin, oy birliğiyle kabul edilmesi dolayısıyla meclis üyelerine teşekkür eden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, yeni işçi çıkarmalarla ilgili olarak, “Çalıştıramıyoruz. Zorlanıyoruz. Bazı personelle yolumuzu ayırmaya devam edeceğiz ama personel alımları da devam edecek” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinin kasım ayı olağan toplantı döneminin 4'üncü birleşimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer başkanlığında yapıldı. Kongre ve Sergi Sarayında gerçekleştirilen meclis toplantısında, aralarında 2020 yılı bütçesinin de yer aldığı 3 komisyon raporu ile idareden gelen 6 ve gündem dışı 1 olmak üzere 10 gündem maddesi görüşüldü.
İlk olarak komisyonlardan gelen raporların karara bağlandığı meclis toplantısında, yeni otobüs alımı çerçevesinde Ulaşım Dairesi Başkanlığına, muhtelif daire başkanlıklarından ödenek aktarılması ile ilgili Plan ve Bütçe Komisyonu ile Ulaşım Komisyonu raporu görüşüldü. Başkan Vahap Seçer'in, meclis toplantısının 3'üncü birleşiminde, “73 yeni otobüs alıyoruz. Toplamda 48 milyon lira kaynak aktarımı gerekiyor, çünkü ihaleye çıkıyoruz” dediği teklif, komisyonlarda 42 milyon TL olarak revize edildi ve geldiği şekliyle oy birliğiyle kabul edildi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübüne 100 bin TL maddi destek verilmesi ile ilgili Plan ve Bütçe Komisyonu ile Amatör Spora Destek Komisyonuna havale edilen teklif de komisyonlardan geldiği şekliyle oy birliğiyle meclisten geçti.
Mersin Büyükşehir Belediyesi 2020 Mali Yılı Bütçesi ise meclis gündeminin en önemli maddesi oldu. Plan ve Bütçe Komisyonunda oy birliğiyle kabul edilen 2 milyar 254 milyon TL'lik Büyükşehir Belediyesinin 2020 yılı bütçesine tüm meclis üyeleri de oy birliğiyle onay verdi.
Bütçenin kabul edilmesinin ardından meclis üyelerine teşekkür edene Başkan Seçer, “Bütçemiz kabul edilmiştir. Hayırlı, uğurlu olsun. Desteğiniz için teşekkür ediyoruz. İnşallah güzel bir yıl geçiririz, faydalı hizmetler yaparız; bu bütçeyi de en akılcı bir şekilde kullanırız. Bütçe gerçekleşme oranımız da son derece ideal noktalarda olur” dedi.
İdareden gelen tekliflerin ilgili komisyonlara havale edildiği toplantının dilek ve temenniler bölümünde söz alan MHP'li Meclis Üyesi Mehmet Topkara, 2020 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diledi. Bütçenin yatırım bütçesi olmasını istediklerini, ancak daha çok sosyal projelere ayrıldığını gördüklerini belirten Topkara, MHP grubu olarak bütçenin takipçisi olacaklarını söyledi.
Topkara, bir önceki Büyükşehir yönetimi tarafından ihalesi yapılan, ancak ödenek aktarılmadığı için inşaatı yarım kalan Anadolu İmam Hatip Lisesini gündeme getirerek, Başkan Seçer'den açıklama istedi.
Akdeniz Belediye Başkanı Muhammet Mustafa Gültak da konunun TBMM gündemine de taşındığını ifade etti.
Konuşmasına bütçeyle ilgili değerlendirme yaparak başlayan Seçer ise “İnşallah mahcup olmadan 2020 yılında bizler de bütçe çerçevesinde üzerimize düşen görevi yerine getireceğiz Bütçenin en ideal şekilde gerçekleşmesini sağlayacağız, orada öngördüğümüz hizmetleri yerine getireceğiz” diye konuştu.
Anadolu İmam Hatip Lisesi konusuna açıklık getiren Seçer, konunun göreve ilk geldikleri dönemlerde gündeme geldiğini ve AK Parti ile konuyu görüştüklerini söyledi. Seçer, “İhale tarihi 2018'in ocak ayı, sözleşme tarihi 2018'in mart ayı, sözleşmeye göre işin süresi 300 gün ve işin bitim tarihi de 28 Aralık 2018. Yani yılbaşına yakın bir tarihte bunun bitirilmiş olması gerekiyordu. Daha sonra süre uzatımı yapılmış. Ama binanın inşaatının fiziki gerçekleşme oranı yüzde 15. Maddi gerçekleşmesi kapsamında da 2 milyon 942 bin 555 TL ödeme yapılıyor. İhale benden önce, inşaatın bitiş tarihi benden önce. Benimle uzaktan yakından alakası yok. Ancak, tabi ki devlet işi; burada devamlılık esas, ona söyleyecek bir lafım yok. AK Partili arkadaşlarla yaptığımız değerlendirmeler şöyle; belli ki belediye bu işte zorlanacak, 24 milyon 722 bin lira sözleşme bedeli var. Bunun Milli Eğitim Bakanlığına devredilmesi gündeme geldi. Bu formülü ben çıkarmadım, bana önerildi, ben de ilgili yazıyı bakanlığa gönderdim ama o günden bu yana herhangi bir gelişme sağlayamadım. Bu konuyu tekrar masaya yatıracağız” ifadelerini kullandı.
Büyükşehir Belediyesinden işçi çıkarma iddiaları da mecliste bir kez daha gündeme geldi. MHP'li Topkara, belediyeden 45-50 çalışanın daha çıkarıldığına ilişkin cep telefonlarına mesajlar geldiğini aktararak, “Bunların durdurulmasını, yeniden değerlendirilmesini istiyoruz. Bu, performansla değil, çalışanların ekmeği ile alakalı. Kış günü bu insanların bütçe gününde çıkışlarının verilmesi sıkıntılı bir durum, vicdanınıza ve kamuoyuna bırakıyorum” şeklinde konuştu.
Topkara'ya yanıt veren Başkan Seçer, “Bunun gerekçesi performanstır, tutanaktır, her ne ise de bu çalışan arkadaşlarımızdan aldığımız katkı bizim açımızdan yeterli değil. Ya işe gelmiyor, ya işe geliyor işini yapmıyor ya da kurumu karıştırıyor. Bizim bu insanlarla yürüme şansımız yok. Bazı personelle yolumuzu ayırmaya devam edeceğiz ama personel alımları da devam edecek. 100 kadın çalışan aldık. Niye? Sokaklar kirli, mevcut personeli çalıştıramıyoruz. 100 kadın çalışan alırken parti ayrımı yapmadık. O 100 kadın içerisinde tüm partilerin seçmeni var, çünkü biz çalışacak personelle yolumuza devam etmek istiyoruz. Bakın, 73 şoför alındı. 40 kadın müracaat etti, 33'ünü işe aldık. Gidin kendiniz araştırın kimdir bu kadınlar? İsmim kadar eminim sizlerin partilerine oy veren kadınlar var içinde. Ben Mersin'e en iyi katkıyı yapacak personelle çalışmak isterim” dedi.
150 kadın eleman daha alacaklarını ifade eden Seçer, “İlana çıktık. Herkes gelebilir. Oluşturduğumuz komisyona da talimatım açıktır. Biz Mersin'e hizmet etmek zorundayız. Zorlanıyoruz. Personele sahip olmanız önemli değil, işi bilen personele ihtiyacımız var. Yoksa işlerimiz yürümüyor. 50 personel yol dairesine aldık, bir o kadar da fen işlerine. Mala, kazma tutacak adam bulamıyoruz. Partisini soramam; bana düzgün kaldırım taşı döşesin, tamirat yapsın, gönderdiğimiz okulun boyasını düzgün yapsın, iyi bir boyacı olsun” diye konuştu.
Bugüne kadar işine son verdikleri personel sayısı ile mevcut çalışanlar arasında rakamsal olarak uçurum olduğunu vurgulayan Seçer, şunları söyledi: “300 kişinin işine son verilmiş. Çalışan 9 bin 700 kişi ne? Herkesin mi işine son veriyoruz? Sizin partinizin üyesi olup da işine devam eden yok mu, bizim memnun olduğumuz yok mu? Adam işine devam ediyor. Bugün size oy verir, yarın bize oy verir, o benim insanım. Militanca bir tavır, bir kamu kurumu içinde sergilerse siz tutar mısınız? Yapmazsınız, olmaz. Zaten yürütemez, yönetemezsiniz. Ben vicdanen rahatım. Hata olabilir, hepimiz insanız. Denetim esastır. Yöneticilikte güven olmalı, alt birimde çalışana güvenmeliyim ama mutlaka denetlemeliyim. Denetlemede taviz olmaz, denetlemek zorundayız. Statüko devam edemez, elbette ki yenilik getireceğiz. Çalışmadan maaş alanların çocuğu var da çalışacak iş arayanların çocuğu yok mu? Bırakın çalışanı alalım, o da gariban. Konuşalım, önerilerinize, fikirlerinize, değerlendirmelerinize, uyarılarınıza açığım.”
HDP'li Meclis Üyesi Ali Tanrıverdi ise Büyükşehir Belediyesinin hazırladığı yeni logoya ilişkin rant ve çalıntı iddiaları olduğunu söyleyerek, Seçer'den konuya açıklık getirmesini istedi.
Seçer de logo konusunun iyi anlaşılmadığını ve farklı mecralara gittiğini söyledi. Logo hakkında değerlendirmeler yapan ve yazı yazanlara tepki gösteren Seçer, bu kişilerin konuyu bilmeden yorum yaptıklarını dile getirdi. Yeni logoyu, Stratejik Plan sunumunda meclis üyeleri ile paylaştıklarını ifade eden Seçer, “Bu, her kurum için olabilecek bir çalışmadır. Büyükşehir ve ilçe belediyelerimizin logosunun hepsi bir kalemden çıkmış gibi. Hepsinde bir daire içinde dalga var, güneş var, limon, üzüm var. 'Logo neyi yansıtıyor' deniliyor? İlla orada köfte, tantuni görmek istiyor. Allah aşkına okumuyorsunuz bari dinleyin, size sunum gönderdik. Dünyada marka kentler var, bunları logolarına bakın. Mersin'in M'si dedik. Şekli sonsuzluk işaretinden geliyor. Değişimi, dönüşümü, güneşin rengini, denizin mavisini, Toroslar'ın karlarını ifade ettiğini belirttik. Hiçbir taraftan çalıntı değil. Hırsız gibi bir halimiz var mı? Buna intihal denir. Müthiş bir rant varmış. Doğru, bir fatura ödedik. Bunu hazırlayan benim arkadaşım, muazzam bir adam. Topluma verdiğimiz mesajları, alim düzeyinde ki beyinler sayesinde yapıyoruz. Bunun faturası iki tantuni, bir ayran. Bu logo kabul edilir ya da edilmez, yüce meclis burada. Tartışıyor kamuoyu. Ben tekrar size geleceğim, sunacağım. 'Biz bu logoyu uygun görüyoruz' deyip oylamaya sunacağız. 'Yeni logo değiştiği zaman tüm tabelalar, evraklar değişecek, milyonlarca para harcanacak' deniliyor. Bu da cehaletin eseri. Yeni logoya geçtiğimizde ihtiyaç duyduğumuz alanlarda yeni logomuzla yeni tabelalarımızı yapacağız. Artı bir lira harcamaya gerek kalmayacak” dedi.

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN 2020 YILI BÜTÇESİ 2 MİLYAR 254 MİLYON TL OLARAK KABUL EDİLDİ

04/12/2019
UYUŞTURUCU SATICISI YAKALANDI

UYUŞTURUCU SATICISI YAKALANDI

Mersin İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, uyuşturucu satışı yapan bir kişiyi yakaladı.
Edinilen bilgiye göre, İl Jandarma Komutanlığı ekipleri uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyonlarını sürdürüyor. Bu kapsamda ekipler, Kargıpınarı Mahallesi'nde S.D. isimli şahsın evine operasyon düzenledi. Uyuşturucu madde arama köpeğinin de katıldığı operasyonda 100 gram esrar, 6 sentetik hap ve uyuşturucu madde kullanılan 'b**g' diye tabir edilen düzenek ele geçirildi.
Operasyonda gözaltına alınan bir kişiyle adli işlem başlatıldı.

UYUŞTURUCU SATICISI YAKALANDI

04/12/2019
ANTİK ÇAĞA AİT ALTIN BİLEZİK ELE GEÇİRİLDİ

ANTİK ÇAĞA AİT ALTIN BİLEZİK ELE GEÇİRİLDİ

Mersin'de jandarma ekipleri, şüpheli bir şahsı antik çağa ait altın bileziği satarken suçüstü yakaladı.
Edinilen bilgiye göre, Mersin İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, K.A. isimli şahsın elinde antik çağa ait altın bilezik olduğu ve satmak için müşteri aradığının bilgisine ulaştı. Bunun üzerine belirlenen adrese operasyon düzenleyen ekipleri, şüpheliyi antik çağa ait 1 altın bileziği satmak isterken suçüstü yakaladı. Ele geçirilen altın bilezik Mersin Müze Müdürlüğü'ne teslim edildi.
Gözaltına alınan şahıs, jandarma komutanlığına götürüldü.

ANTİK ÇAĞA AİT ALTIN BİLEZİK ELE GEÇİRİLDİ

04/12/2019
VALİ SU: ENGELLERİ ORTADAN KALDIRACAK ÇALIŞMALARIN ÖNCÜSÜ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

VALİ SU: ENGELLERİ ORTADAN KALDIRACAK ÇALIŞMALARIN ÖNCÜSÜ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Vali Su, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Su, mesajında, köklü bir tarihin, yüce bir inancın ve kadim bir medeniyetin temsilcileri olarak, engelli vatandaşların hayatın her alanında engellere takılmadan var olmalarını sağlayacak şartları oluşturmayı, en önde gelen sorumlulukları arasında gördüklerini vurguladı. Engelli vatandaşların eğitim, sağlık, spor, sanat ve çalışma hayatı başta olmak üzere her alanda hayatlarını kimseye ihtiyaç duymadan sürdürmelerine imkân ve fırsat sağlayacak şartları oluşturmaya yoğun gayret gösterdiklerini belirten Su, mesajında şu ifadelere yer verdi: “Engelli vatandaşlarımızın da önlerine çekilen engeller ortadan kaldırıldıkça zorlukları aşarak sabırla ve inançla çalıştığına, spordan sanata, iş dünyasından siyasete, eğitimden bilime kadar tüm alanlarda takdire şayan başarıları imza attığına memnuniyetle şahit olmaktayız. Bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki süreçte de engelli vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştıracak, karşılaştıkları engelleri ortadan kaldıracak, sorunlarının çözümüne katkı sağlayacak çalışmaların öncüsü olmaya, bu konuda tüm dinamiklerce yürütülen çalışmalara azami desteği sağlamaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle 3 Aralık Dünya Engelliler Gününün ülkemizdeki ve dünyadaki tüm engelliler için hayırlara vesile olmasını diliyor, azim ve kararlılıkları ile bizlere örnek olan engelli vatandaşlarımıza en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

VALİ SU: ENGELLERİ ORTADAN KALDIRACAK ÇALIŞMALARIN ÖNCÜSÜ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

04/12/2019
BAŞKAN SEÇER'DEN 3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜ MESAJI

BAŞKAN SEÇER'DEN 3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜ MESAJI

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “3 Aralık Dünya Engelliler Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Başkan Seçer, mesajında şunları söyledi:
“3 Aralık Dünya Engelliler Günü, engelli sorunlarına dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak açısından önemli bir gündür.
Engelli bireylerimizin sağlık, eğitim ve çalışma hayatı gibi en temel haklardan eşitlik içerisinde yararlanabilmeleri için hepimizin üzerine önemli görevler düşmektedir.
Engellilerimizin eğitim, sağlık ve istihdam haklarından eşitlik içerisinde yararlanabilmeleri yolunda bizler de Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak üzerimize düşen görevleri yapmanın gayreti içerisindeyiz.
Büyükşehir Belediyesi olarak engelli bireylerin; sağlık, eğitim ve çalışma yaşamında yer alabilmelerini sağlamak ve karşılaştıkları sorunları ortadan kaldırarak, daha güzel ve nitelikli bir hayat sürebilmeleri adına somut projeler ile onlara katkı sağlamaya çalışıyoruz.
Bu doğrultuda; engelli yurttaşlarımıza uygun spor, kültür-sanat, eğitim kursları ile mesleki rehabilitasyon ve mesleki eğitimler vermeye devam ediyoruz. Mersin'de yaşamını sürdüren ve toplu taşıma araçlarımızı kullanamayan engelli vatandaşlarımıza ücretsiz transfer ulaşım hizmeti veriyoruz. Medikal malzeme yardımlarının yanı sıra işitme engelli bireylere, kamu kurum ve kuruluşlarında iş ve işlemlerini takip ederken, kendilerini ifade etmekte zorlandıkları noktada kendilerine birebir işaret dili tercümanlığı hizmeti sunuyoruz. Engelsiz Mesleki Eğitim Merkezimiz'in daha etkin ve verimli hale gelmesi için merkezimizi yeniliyoruz. Merkezimizde, kuracağımız Mola Evi ile engelli bireylerimizin ve ailelerinin sosyal ve kültürel hayata daha çok dahil olmalarını ve çocukları ile daha verimli zaman geçirebilmelerine olanak tanıyacağız.
Engelli bireylerimizin günlük yaşamda karşılaştıkları zorluk ve engellerin aşılması için daha çok çalışacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm engelli vatandaşlarımıza içten sevgilerimi sunuyor, herkesi engellerin ortadan kalktığı bir dünya için el ele vermeye davet ediyorum.”

BAŞKAN SEÇER'DEN 3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜ MESAJI

04/12/2019
İNTİHAR MEKTUPLARI ÇETEYİ ORTAYA ÇIKARDI

İNTİHAR MEKTUPLARI ÇETEYİ ORTAYA ÇIKARDI

Mersin'de tefecilere yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 14 kişiden 7'si tutuklandı. Operasyon çalışmalarının geçtiğimiz yıl Mersin'de intihar eden iş adamının cebinden çıkan mektubun ardından başladığı öğrenildi. Ayrıca 2007 yılında intihar eden bir öğretmenin de yazdığı mektupta, tutuklanan bazı şahısların isminin olduğu ortaya çıktı.
Edinilen bilgiye göre, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, geçen yıl intihar eden Ö.S. isimli iş adamının cebinden çıkan ve Başsavcılığa hitaben yazılmış intihar mektubunda adı geçen şahıslara yönelik çalışma başlattı. Soruşturmada, mektupta adı geçen şahısların kentte tefecilik yaptıkları belirlendi. Bunun üzerine harekete geçen Mersin İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi.
Operasyonda 15 kişi gözaltına alınırken, 1 şüpheli sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakıldı. Diyarbakır'da yakalanan bir şahıs ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı. 1 şüphelinin başka bir olaydan cezaevinde olduğu tespit edilirken, 3 şüpheliyi ise arama çalışmaları devam ediyor.
Şahısların iş yeri ve ikametlerinde yapılan aramalarda ise 280 bin lira, 3 bin euro, çok sayıda senet ve çek ele geçirildi.
Emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edilen biri kadın 14 kişiden 7'si çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, 7 kişi ise adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
Öte yandan, polislerin geriye dönük yaptığı incelemelerde, 2007 yılında intihar eden N.T. isimli öğretmenin yazdığı mektupta da tutuklanan bazı şahısların isimlerinin olduğu ortaya çıktı.

İNTİHAR MEKTUPLARI ÇETEYİ ORTAYA ÇIKARDI

04/12/2019
İNTİHAR OLAYLARINA KARŞI FARKINDALIK EĞİTİMİ

İNTİHAR OLAYLARINA KARŞI FARKINDALIK EĞİTİMİ

Mersin Büyükşehir Belediyesi, intihar olaylarına karşı farkındalık oluşturmak amacıyla 'İntihar ve intihar önleme farkındalık eğitimi' düzenledi.
Büyükşehir Belediyesi Engelsiz Mesleki Eğitim Merkezi'nde personellere ve engelli bireylere yönelik düzenlenen eğitim, Mersin Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü Psikoloğu Fatma Usta tarafından verildi. Türkiye'de yıllara göre intihar oranları, cinsiyet ve yaş dağılımları gibi bilgileri paylaşan Usta, medyanın intihar olayları üzerindeki etkilerinden de bahsetti. Usta, intihar belirtilerine ve baş etme yollarında dair katılımcıları aydınlattı.
İntiharı, 'kişinin bilerek ve kasıtlı olarak kendini öldürmesi' olarak tanımlayan Usta, TÜİK'in Türkiye'de 1975-2015 yılları arası, yıllara göre intihar sayısı ve kaba intihar hızları verilerini paylaştı. Verilere göre 1975'te 788 intihar olayı yaşanırken, 2015 yılında sayı 3 bin 211'e çıkarak 40 yılda intihar olayları 4 katın üstünde artış gösterdi.
Usta, intihar eğiliminin birtakım belirtilerle kendisini gösterdiğini anlattı. Buna göre, intiharın uyarı işaretleri arasında umutsuzluk, kontrolsüz öfke ve intikam alma, kapana kısılmış hissetme, artan alkol ve uyuşturucu kullanımı, arkadaşlardan, aileden ve toplumdan çekilme, kaygı, ajitasyon, uyku problemleri ve ruh hallerinin değişmesi yer aldı. Ayrıca acil uyarı işaretleri arasında kendini incitmekle veya öldürmekle tehdit etme, ölüm veya intihar hakkında konuşmak ya da yazmak, silahlar ve diğer ölümcül eşyalara erişerek kendini öldürmenin yollarını aramak da yer alıyor.
İntihar eğilimi olan kişilerdeki belirtilerden bahseden Usta, doğru bilinen bir yanlışı katılımcılarla paylaştı. 'Depresyondaki bir kişinin duygusal durumunda düzelme olursa intihar riski azalır' bilgisinin yanlış olduğuna değinen Usta, “Depresif hastalar çoğunlukla canlılıkları ve enerji düzeyleri artmaya başladıktan sonra intihar ederler. İyi hissettiklerinde intihar etmek için güç bulurlar. İntihara kesin karar vermiş olduklarında da dışarıdan daha sakin ve iyi görünebilirler” dedi.
Usta, medyaya yansıyan haberlerde intihar olaylarıyla ilgili romantik bir dilin kullanılması, 'başka çaresi yoktu' gibi ifadelerin yer almasının bireylerin bilinçaltlarına intihar fikrini aşıladığını belirterek, “Kişiler haberi ya da olayı okuduktan sonra 'evet, aslında benimle benzer şeyler yaşamış ve demek ki tek çıkış yolu bu. Dolayısıyla benim de tek çıkış yolum bunu gerçekleştirmek' şeklinde düşünüp bunu gerçekleştirebiliyor. İşte İstanbul'da 4 kişinin siyanürden ölmesinden sonra Antalya'da da bu olayın görülmesi buna bir örnek” diye konuştu.
Kişilerin çevrelerinde intihara eğilim gösteren tanıdıklarına ilgili davranmaları gerektiğini belirten Usta, şunları söyledi: “Kişilerin 'ölmek istiyorum, yaşamak istemiyorum' şeklinde söylemlerde bulunduklarını görüyoruz. Aslında bu düşünce varsa, kişinin kesinlikle ciddiye alınması lazım. 'Bu dikkat çekmeye çalışıyor, bu yapmaz' dememek lazım. Eğer intihar düşüncesi olduğuna inanıyorsanız, bunu kişiyle konuşmaktan korkmayın. Yargılamadan, sevecen ve basit bir biçimde kendine zarar verme düşüncesi olup olmadığını sorun. İntihar düşünceleri hakkında soru sormak kişinin yardım istemesine ve bu duygularını konuşarak duygusal yükünü boşaltmasına yardımcı olur.”

İNTİHAR OLAYLARINA KARŞI FARKINDALIK EĞİTİMİ

Address

Mut

Opening Hours

Monday 09:00 - 17:00
Tuesday 09:00 - 17:00
Wednesday 09:00 - 17:00
Thursday 09:00 - 17:00
Friday 09:00 - 17:00

Telephone

0.324 774 13 69

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Mut'tan Haber Gazetesi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Business

Send a message to Mut'tan Haber Gazetesi:

Share


Other Media/News Companies in Mut

Show All