Bodrum Haber 48

Bodrum Haber 48 Doğru, dürüst, cesur Bodrum yerel Gazetesi www.bodrumhaber48.com
Twitter : https://twitter.com/BodrumHaber48
(375)

Kibir ve Cehalet: Bilgisizlikten Doğan Sahte GüçÖzellikle bilgi konusunda yeterince donanımlı olmayan ancak kendilerini ...
02/11/2024

Kibir ve Cehalet: Bilgisizlikten Doğan Sahte Güç

Özellikle bilgi konusunda yeterince donanımlı olmayan ancak kendilerini “her şeyi bilen” olarak gösteren insanların tutumu, “cehaletin cesareti” olarak adlandırılan bir psikolojik olguya dayanır. Aslında bilgi eksikliğinin farkında olmayan, yeterince araştırmayan veya kendini geliştirmeyen bireyler, sahip oldukları sınırlı bilgi ile kendilerini üstün görme eğilimindedir. Bu kişiler çoğu zaman gerçek bilgiye erişmektense, algıladıkları veya başkalarından duydukları yüzeysel bilgiyi savunurlar.

Bu Davranışın Ardındaki Nedenler

1. Güvensizlik: Genellikle “her şeyi biliyormuş” gibi davranan insanlar, içsel bir güvensizlikten muzdariptir. Bu güvensizlik, kendilerini yetersiz hissettikleri alanlarda baskın olma arzusunu tetikler. Bu yüzden, bilmedikleri konularda bile kendilerini ön plana çıkarmaya çalışırlar.
2. Takdir Edilme İhtiyacı: Çoğu insan, toplumda kendine yer bulma ve takdir edilme arzusu taşır. Ancak bu kişiler, takdiri bilgi ve tevazudan değil, “her konuda bilgiliyim” imajıyla kazanabileceklerini düşünürler. Bu da onları sahte bir bilgi ağıyla kendilerini yücelterek çevresindekileri etkilemeye yöneltir.
3. Eğitimsizliğin Üstünü Örtme Çabası: Kendi bilgi eksikliklerini kabul etmek yerine bu eksiklikleri yüksek özgüven ve iddialı sözlerle örtmeye çalışırlar. Bu durum, kişilerin eksik oldukları alanlarda öğrenmeye açık olmalarını engeller ve kendilerini gelişime kapatmalarına sebep olur.

Öğrenmenin ve Bilginin Gerçek Anlamı

Gerçek bilgiye ulaşmak ise alçakgönüllülük ve sürekli öğrenme arzusu gerektirir. Bilgili insan, her şeyin bir sonu olmadığının ve her gün yeni bir şeyler öğrenebileceğinin farkındadır. Aslında, bilgi sahibi olmanın en önemli göstergelerinden biri tevazudur. Çünkü gerçek bilgiye ulaşan birey, öğrendikçe bilmediği ne kadar çok şey olduğunu daha iyi kavrar.

Öğrenmekten Korkmayın: Bilgisizliği Kabul Edin ve Gelişin

Bu nedenle, bilmediğini kabul etmek, kendine yalan söylemektense dürüst olmak ve gelişime açık olmak en sağlıklı yaklaşımdır. “Her şeyi biliyorum” tavrını bırakıp bilmediklerimizi öğrenmek, bizi yalnızca daha donanımlı yapmakla kalmaz, aynı zamanda saygı gören bir birey haline de getirir.

Unutmayalım: “Gerçek bilge, bilmediğini bilen kişidir.” Metin Akbulut 02 Kasım 2024 Bodrum

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan TUSAŞ'a terör saldırısına ilişkin açıklama:*Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ. (TUSAŞ)...
23/10/2024

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan TUSAŞ'a terör saldırısına ilişkin açıklama:

*Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ. (TUSAŞ) Ankara Kahramankazan tesislerine yönelik terör saldırısı gerçekleştirilmiştir

* Saldırı sonrası maalesef şehit ve yaralılarımız bulunmaktadır
* Gelişmelerden kamuoyu bilgilendirilecektir. Resmi kaynaklardan yapılacak açıklamaları dikkate alınız

Yavuz Hırsız Evsahibini Bastırırmış: Zeyna’nın Ölümünden Kaçıp, Şikayete Sığınan VicdansızlıkGeçtiğimiz günlerde Bodrum ...
11/10/2024

Yavuz Hırsız Evsahibini Bastırırmış: Zeyna’nın Ölümünden Kaçıp, Şikayete Sığınan Vicdansızlık

Geçtiğimiz günlerde Bodrum Kadıkale’de yaşanan üzücü olay, Zeyna isimli sevgi dolu sokak köpeğinin bir sürücü tarafından ezilmesi ve ardından hiçbir sorumluluk üstlenilmeden yoluna devam edilmesiyle hafızalara kazındı. Olayın ardından büyük bir tepki ve adalet arayışı doğarken, bir başka ilginç gelişme yaşandı: Zeyna’ya çarpıp kaçan kişi, karakola giderek “kişilik haklarının ifşa edildiği” gerekçesiyle şikayette bulundu.

Halk arasında sıkça kullanılan “yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış” sözü, işte tam da bu durumu özetler nitelikte. Vicdanını bir kenara bırakıp, önce hızla bir canlının hayatına son veren, ardından ise yüzleşmekten kaçan bu kişi, şimdi de mağduriyet zırhına bürünmeye çalışıyor. Oysa ortada mağdur olan yalnızca Zeyna’dır, onu kaybeden ve bu üzüntüyü yaşayan site sakinleridir.

Bu durumu değerlendirdiğimizde, esas mesele suçun büyüklüğünden kaçmaya çalışan bir zihniyetin, suçu örtbas etmek için kendini “haklı” bir pozisyona sokma çabasıdır. Halbuki sorumluluk almak, yapılan hatayla yüzleşmek, vicdan sahibi her bireyin göstermesi gereken bir erdemdir. Oysa burada hem cana kıyan hem de yaptığı hatayı örtbas etmek isteyen bir tavırla karşı karşıyayız.

Toplumsal vicdanın ve empati duygusunun zayıfladığı bu tür durumlar, yalnızca bireysel hatalarla değil, bu hatalar karşısında sessiz kalmayı tercih eden bir anlayışla da derinleşir. Şikayet etmek yerine, yaptığı hatanın arkasında durup özür dilemek, hem hukuki hem de insani bir yükümlülük iken, bu kaçış zihniyeti neyi örtmeye çalışıyor?

Sonuç olarak, bu olayın özünde asıl sorulması gereken şu: Bir canlının hayatını sonlandırıp, ardından sorumluluk üstlenmeyen bir vicdansızlık mı daha ağırdır, yoksa bu vicdansızlığı eleştirenlerin sesini kısmaya çalışmak mı? Cevap ne olursa olsun, Zeyna’nın anısı ve vicdan sahibi insanların hak arayışı bu gerçeklerin üstünü örtemeyecektir.

10/10/2024

Bodrum Kadıkale’de Vicdansızlık: Zeyna İsimli Sokak Köpeği Hızla Araç Kullanan Sürücü Tarafından Ezildi

Bodrum Kadıkale Ormancılar Sitesi’nde dün akşam yaşanan üzücü olay, hem site sakinlerini hem de hayvanseverleri derinden sarstı. Sitenin maskotu haline gelen, herkesin sevdiği Zeyna isimli sokak köpeği, 5. Cadde’de hızla seyreden bir aracın altında kalarak hayatını kaybetti. Olayın en çarpıcı yanı ise, sürücünün arkasına bile bakmadan yoluna devam etmesi oldu.

Sitenin Sevgilisi Zeyna’nın Acı Sonu

Yıllardır Kadıkale Ormancılar Sitesi’nde yaşayan Zeyna, bölgedeki birçok insan tarafından sevilen ve korunan bir sokak dostuydu. Sahipsiz olmasına rağmen, site sakinleri tarafından bakılan ve beslendiği için kendini adeta bu topluluğun bir parçası olarak gören Zeyna, her gün insanlarla iç içe, neşe kaynağı olmuş bir candı. Ancak dün akşam, bir kişinin sorumsuzluğu ve dikkatsizliği yüzünden bu sevgi dolu köpeğin hayatı acı bir şekilde son buldu.

Sürücünün Kayıtsızlığı ve Kişilik Zayıflığı

Olayın en trajik tarafı, köpeğe çarpan sürücünün durmaksızın yoluna devam etmesi ve köpeğin yaşayıp yaşamadığını kontrol etme gereği bile duymamasıydı. Bu tür bir davranış, sadece bir trafik ihlali ya da dikkatsizlikten öte, vicdan eksikliği ve empati yoksunluğunun açık bir göstergesidir. Her ne kadar insan hayatı merkezli bir toplumda yaşıyor olsak da, bir canlının hayatını kaybetmesine bu denli kayıtsız kalabilmek, insanlık değerlerimizin ciddi bir zafiyete uğradığını gözler önüne seriyor.

Sürücünün durmaması, olayın sorumluluğunu üstlenmekten kaçınması, yalnızca bir kişilik zayıflığı olarak değerlendirilemez. Bu, aynı zamanda toplumsal bir sorunun da parçasıdır: Hayvanlara ve çevreye duyarsız kalma alışkanlığı. Zeyna’yı öldüren bu kişi, hız yaparak kendi güvenliğini ve başkalarının güvenliğini tehlikeye atarken, insanları ve hayvanları umursamayan bir zihniyetin temsilcisi gibi hareket etmiştir.

Adalet ve Sorumluluk Arayışı

Kadıkale Ormancılar Sitesi sakinleri, bu olayın sorumlularının bulunmasını ve adaletin yerini bulmasını istiyor. Bir canlının bu şekilde hayatını kaybetmesi kabul edilemez bir durumdur ve böylesi davranışların cezasız kalmaması gerekir. Hayvan hakları ve toplumsal vicdan adına, bu tür olayların önüne geçilmesi için daha güçlü yasalar ve uygulamalar gerektiği de bir kez daha gözler önüne serildi.

Zeyna’nın ölümü, yalnızca bir köpeğin değil, aynı zamanda toplumsal vicdanın ve empati duygusunun da yitirilmesi anlamına geliyor. Sürücünün kayıtsızlığı, insanlık onurunu zedeleyen bir davranış olarak tarihe geçti.

Toplumda En Çok Suistimal Edilen Gruplar: Engelli Bireyler ve Sokak HayvanlarıToplumlar, zaman zaman dezavantajlı grupla...
29/09/2024

Toplumda En Çok Suistimal Edilen Gruplar: Engelli Bireyler ve Sokak Hayvanları

Toplumlar, zaman zaman dezavantajlı gruplara karşı sorumluluklarını ihmal edebilir ya da bu grupları koruyup desteklemek yerine onları suistimal edebilirler. Bu bağlamda, en çok suistimal edilen iki grup engelli bireyler ve sokak hayvanlarıdır. Bu makalede, her iki grubun da nasıl suistimal edildiğine dair somut kanıtlar ve örnekler sunarak, toplumdaki farkındalığı artırmayı hedefliyoruz.

1. Engelli Bireylerin Suistimal Edilmesi

Engelli bireyler, fiziki, zihinsel ya da duyusal engelleri nedeniyle toplum içinde eşit fırsatlara sahip olmayabilirler. Bu durum, onları suistimale açık hale getirir. Suistimal sadece fiziksel anlamda değil, ekonomik, sosyal ve psikolojik boyutlarda da gerçekleşebilir.

# # # # Fiziksel Suistimal
Engelli bireyler, özellikle bakımevlerinde veya evde bakım hizmetleri sırasında fiziksel istismara uğrayabilirler. Dünya genelinde yapılan araştırmalar, engelli bireylerin şiddete daha sık maruz kaldığını göstermektedir. Örneğin, Birleşik Krallık’ta yapılan bir çalışma, engelli bireylerin fiziksel şiddete uğrama oranının, engelli olmayan bireylerden üç kat daha fazla olduğunu ortaya koymuştur.

# # # # Ekonomik Suistimal
Engelli bireyler ekonomik anlamda da suistimal edilmeye açık bir gruptur. Çalışma fırsatları sınırlı olan ya da tamamen çalışamayan engelli bireyler, gelir kaynakları konusunda aile üyeleri veya bakım hizmetleri sunan kişiler tarafından sömürülebilirler. Birçok engelli bireyin devletten aldığı yardımlar, kendilerine değil, bakım hizmeti sağlayanlar tarafından kullanılmaktadır. Bu durum, onların daha fazla bağımlı hale gelmesine ve yaşam kalitesinin düşmesine neden olur.

# # # # Sosyal ve Psikolojik Suistimal
Engelli bireyler, toplumsal dışlanma, ayrımcılık ve ötekileştirme gibi sosyal suistimal biçimlerine de maruz kalabilirler. Sosyal hizmetlere erişimdeki zorluklar, eğitim ve istihdam olanaklarından mahrum kalmaları, onları toplumun diğer bireylerinden daha izole bir yaşam sürmeye zorlar. Bu durum, psikolojik olarak büyük bir yük yaratır. Engelli bireylerin sıklıkla depresyon ve anksiyete bozuklukları yaşadıkları, yapılan birçok bilimsel çalışma ile kanıtlanmıştır.
2. Sokak Hayvanlarının Suistimal Edilmesi

Sokak hayvanları, özellikle köpekler ve kediler, toplumda en çok ihmal edilen ve suistimal edilen canlılar arasında yer alır. Barınma, yiyecek ve su gibi temel ihtiyaçlarına erişim konusunda zorluk çeken bu canlılar, çoğu zaman hem bireyler hem de kurumlar tarafından kötü muamele görmektedir.

# # # # Fiziksel Şiddet ve Kötü Muamele
Sokak hayvanları, özellikle terk edilmiş evcil hayvanlar, fiziksel şiddet ve kötü muameleye sıklıkla maruz kalmaktadır. Türkiye'de ve dünya genelinde sıkça haber olan sokak hayvanlarına yönelik şiddet olayları, bu durumun ne kadar yaygın olduğunu gözler önüne sermektedir. Örneğin, sokak köpeklerinin zehirlenmesi, taşlanması ya da vurulması gibi vakalar, birçok belediyenin kontrolsüzce gerçekleştirdiği sokak hayvanı "temizleme" faaliyetleri sırasında ortaya çıkmıştır. İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük şehirlerde, sokak hayvanlarının zehirlenerek öldürüldüğüne dair birçok rapor bulunmaktadır.

# # # # İhmal ve Terk Edilme
Sokak hayvanlarının suistimali yalnızca fiziksel şiddetle sınırlı değildir; ihmal de büyük bir sorundur. Evcil hayvan sahiplerinin sorumsuz davranışları, bu hayvanların sokağa terk edilmesine yol açmaktadır. Özellikle yaz tatillerinde terk edilen hayvanların sayısı artış gösterir. Türkiye'de her yıl binlerce hayvan, sahipleri tarafından bakılamadığı için sokağa bırakılmaktadır. Bu hayvanlar, açlık, susuzluk ve hastalıklarla mücadele etmek zorunda kalırlar.

# # # # Hukuki Yetersizlikler
Sokak hayvanlarının korunması konusunda birçok ülkede hukuki yetersizlikler mevcuttur. Türkiye'de, 2021 yılında yürürlüğe giren yeni Hayvanları Koruma Kanunu önemli bir adım olsa da, uygulama ve denetim eksiklikleri nedeniyle sokak hayvanlarına yönelik suistimaller tam anlamıyla önlenememektedir. Cezai yaptırımların yetersiz kalması, faillerin sıklıkla cezasız kalmasına neden olur.

# # # Sonuç

Engelli bireyler ve sokak hayvanları, toplumda en fazla suistimal edilen gruplar arasında yer almaktadır. Engelli bireyler, fiziksel, ekonomik ve sosyal anlamda suistimale açıkken; sokak hayvanları ise hem fiziksel şiddete hem de ihmal edilme riskine maruz kalmaktadır. Bu durumların önlenmesi için toplumsal farkındalığın artırılması, yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi ve uygulamanın etkin bir şekilde denetlenmesi gerekmektedir. Hem engelli bireyler hem de sokak hayvanları, toplumun en savunmasız bireyleridir ve onlara karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek, daha adil ve vicdanlı bir toplum inşa etmenin ilk adımı olacaktır. Metin Akbulut Bodrum 29 Eylül 2024

Address

Turgutreis

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Bodrum Haber 48 posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Videos

Share

Category