Gave lakırdıları

Gave lakırdıları Siyasi

https://www.havadiskibris.com/hp-tarimsal-uretimde-yerel-yonetimlerin-yasamsal-gorevler-ustlenmesi-gerektigini-belirtti/...
29/08/2022

https://www.havadiskibris.com/hp-tarimsal-uretimde-yerel-yonetimlerin-yasamsal-gorevler-ustlenmesi-gerektigini-belirtti/?fbclid=IwAR22Tsu4X7u4Km6WK7SRO6xCA_ET8m2Zb0kmU-D89S94yhX5U6_lB7aEU80

Halkın Partisi (HP) Tarım Komitesi Başkanı, Ziraat Yüksek Mühendisi Yrd. Doç. Dr. Turgut Alas, belediyelerin tarımsal üretimde ve tarımsal ürünlerin pazarlanmasında yaşamsal görevler üstlenmesi gerektiğini, HP olarak yerel seçimlerde bu vizyonu da savunacaklarını belirtti. Turgut...

https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n434030-kudret-ozersay-unal-ustelin-basbakan-olmasini-turkiyedeki-ikt...
12/08/2022

https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n434030-kudret-ozersay-unal-ustelin-basbakan-olmasini-turkiyedeki-iktidar-istedi?fbclid=IwAR1iYo4QorehBpU_S-Z6zwvpyKmiOMSIyLY6J8Q2JJhgJyD3khePzFjVx1o&fs=e&s=cl

HP Genel Başkanı Kudret Özersay, Ünal Üstel’in Başbakan olmasını Türkiye’deki iktidarın olmasını istediğini söyledi. Özersay, partisinin sine-i millet kararına uymayan Jale Refik Rogers ile Ayşegül Baybars’a “Bu mücadelede şu an neredeler?” diyerek seslendi.

10/08/2022

Özersay’dan hükümet ortaklarına gönderme!!!
Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay sosyal medya hesabından hükümet ortaklarını eleştirdi .
Özersay sosyal medya hesabından şu sözlere yer verdi “Gayrimeşru Hükümetin Başbakanı az önce Bakanlar kurulu toplantısı ertesinde canlı yayında açıklama yaparken birazdan Ulusal Birlik Partililerle kabinenin bir araya geleceğini ve belediye seçimlerini konuşacaklarını söyledi. YDP ve DP’nin anahtarı tamamen UBP’ye teslim ettiğini, devleti de parti devletine çevirdiklerini ilan etti adeta. UBP kendi anahtarlarını çoktan teslim etmişti zaten. Anahtar teslim gayrimeşru hükümet, net…”

03/08/2022
https://haberkibris.com/ozersay-devletin-itibarini-hice-sayanlara-karsi-mucadele-etmeliyiz-1203-2022-07-20_m.html?fbclid...
20/07/2022

https://haberkibris.com/ozersay-devletin-itibarini-hice-sayanlara-karsi-mucadele-etmeliyiz-1203-2022-07-20_m.html?fbclid=IwAR1-GsltKQYbJ3EIxJkLJ44AJWCvqMiXBHPf-t0nT3gCNDqI8n0Jy8Pl3RA&fs=e&s=cl

Özersay: Devletin itibarını hiçe sayanlara karşı mücadele etmeliyiz 20/07/2022 Halkın Partisi Başkanı Kudret Özersay 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı için yayıanladığı mesajında şunları söyledi: " Biz Baba bilmedik…48 yıl önce böyle günde ailemizin büyük bölüm....

https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n429174-kudret-ozersay-olumu-gosterin-sonra-da-insanlari-sitmaya-razi...
04/07/2022

https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n429174-kudret-ozersay-olumu-gosterin-sonra-da-insanlari-sitmaya-razi-edin?fbclid=IwAR0tfFbopXDXmTPeI10CDRzvp7_NWDG98CXsxozrzor__SIkE4mnUB1viy8&fs=e&s=cl

HP Genel Başkanı Kudret Özersay, zamanında yakıt alımı için bilerek ihaleye çıkılmadığının altını çizerek, "Ölümü gösterin sonra da kurumu zarara uğratacak şekilde daha pahalıya yakıt alıp insanları sıtmaya razı edin." dedi. Özersay ayrıca mahkemeye gidileceğine de v...

https://haberkibris.com/ozersay-ekonomik-paketin-felsefesi-yanlis-zamlari-ve-pahaliligini-dizginlemeye-kafa-yorulmaliydi...
01/07/2022

https://haberkibris.com/ozersay-ekonomik-paketin-felsefesi-yanlis-zamlari-ve-pahaliligini-dizginlemeye-kafa-yorulmaliydi-1930-2022-06-30.html?fbclid=IwAR3BrbeqyGZ_-Ewr_ieJJ6AnP3W4XJZ_mr17IzivOQribTzquOM45l0D8wo&fs=e&s=cl

Özersay: Zamları ve pahalılığını dizginlemeye kafa yorulmalıydı… 30/06/2022 Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, açıklanan ekonomik pakete bakıldığında “Dişe dokunur bir karar üretilemediğini” gördüğünü, mini ekonomik paketin birtakım “palyatif tedbir...

https://haberkibris.com/hp-yakit-alimi-konusunda-sayistay-ve-polise-basvurdu-1130-2022-06-28_m.html?fs=e&s=cl&fbclid=IwA...
28/06/2022

https://haberkibris.com/hp-yakit-alimi-konusunda-sayistay-ve-polise-basvurdu-1130-2022-06-28_m.html?fs=e&s=cl&fbclid=IwAR2JtnMZ-bKhzyvUYufWrTX2rYT9SQ8wDaNWYvn3bJXil1KH3-XQTMuGxLI&fs=e&s=cl

HP, yakıt alımı konusunda Sayıştay ve polise başvurdu 28/06/2022 Halkın Partisi (HP), ihalesiz yakıt alımı yaparak kamuyu zarara uğrattığı gerekçesiyle Maliye Bakanlığı aleyhinde Polis Genel Müdürlüğü ve Sayıştay’a başvurdu. Halkın Partisi tarafından yapılan açıklama...

27/06/2022

Yusuf Avcıoğlu’ndan Sunat Atun’a 10 soru

30/05/2022

ADA GENELİNDE EKONOMİK İŞBİRLİĞİ İÇİN KIBRIS TÜRK TARAFI
KENDİ ÖNERİ VE KARŞI-ÖNERİLERERİNİ GELİŞTİRMELİDİR

Kıbrıs Rum lideri Anastasiades’in Cumhurbaşkanı Tatar’a gönderdiği mektup bir süredir bu konuları konuşmaktan dahi çekinen Kıbrıs Türk tarafını sıkıştırmayı amaçlayan bir hamledir. Daha önce defalarca çağrı yaptığımız üzere Kıbrıs Türk tarafı bu konularda proaktif bir diplomasi izlemiş olsa, kendi önerilerini sürekli öne çıkarıp karşı öneri geliştirebilmiş olsa, taa İsviçre sürecinin son aşamasında sayın Tatar tarafından masaya konulabilmiş olsa, bugün bu şekilde sıkıştırılması mümkün olamayacaktı.

Kıbrıs Rum siyasi liderliği kendilerinin güven yaratıcı önlemler olarak tanımladıkları önerilerini içeren mektubunu basına sızdırarak uzun bir süredir bu konuda bir tavır ortaya koymayan Kıbrıs Türk tarafı üzerinde kamu diplomasisi yoluyla baskı kurmaya çalışıyor. Aslında kendi açısından gayet de doğru olan şeyi yapıyor.

Uzun süredir Cumhurbaşkanlığı’na Rum tarafının önerileri mevcut haliyle kabul edilebilir olmasa bile yeni farklı ve yaratıcı fikirler ile karşı öneri yapılması çağrısında bulunuyoruz. Evet doğrudur kapsamlı çözüm ile ilgili olarak taraflar arasında derin görüş ayrılığı var ve ortak bir zemin yok bu nedenle Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne ilişkin bir müzakere süreci bu aşamada başlayamaz.

Ancak ekonominin bu kadar derinden yara aldığı ciddi bir darboğazdan geçtiğimiz böyle bir dönemde iki taraf arasında ekonomik alanda ilişkilerin geliştirilmesi ve her iki tarafın da ekonomik menfaatine olacak şekilde bir işbirliği yapılması bu dönemde en doğru hamle olur. Biz geçmişte bu konuda bazı karşı-öneriler de geliştirerek Cumhurbaşkanlığına çağrı yapmıştık. Limana karşı Maraş yerine “limana karşı liman” düşüncesi üzerinde çalışmaya değer demiştik. Bu sessizliği bozmak, iç politikaya dair polemiklerle gurdalanmayı bırakıp bu konularda somut ve yapıcı adım atılması kaçınılmazdır.

26/05/2022

Özersay istifasını verdi …
Halkın Partisi genel başkanı halkın içine döndü .

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı ve Lefkoşa Milletvekili Kudret Özersay Meclis İç Tüzüğü’ne göre “milletvekilliğinden çekilme” olarak tarif edilen başvuruyu “Partimin aldığı sine-i millet kararının gereği olarak tüm bu yaşanan demokrasi dışı, iradeye ters gelişmeleri sineye çekmemek için, bunları normal kabul etmediğimizi göstermek için bugün partimin başkanı olarak ilk adımı istifamı vererek atıyorum. Benim bugünkü istifam ya da doğru hukuki ifadeyle milletvekilliğinden çekilme kararım sadece bir başlangıçtır” ifadelerini kullandı.

Meclis Genel Kurulu’nun onayı gereken çekilme başvurusunda Kudret Özersay bu sürecin gecikmesini istemediğini belirterek “başvurusunun en erken zamanda ve her durumda Temmuz ayı başında Meclis Anayasal olarak tatile girmezden önce Meclis Genel Kurulu’na sunulmasını” da talep etti.

İSTİFA GEREKÇELERİ DEMOKRASİ, İRADE, DEVLETİN İTİBARI

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay iç tüzük gereği gerekçeli olması gereken başvurusunda milletvekilliğinden çekilme kararı için şu gerekçelere yer verdi:

“KKTC devletine, bağımsızlığına, halk iradesine, demokrasiye ve Türkiye Cumhuriyeti ile karşılıklı saygıya dayalı iyi ilişkiler içerisinde olmamız gerektiğine inanan Halkın Partisi’nin Lefkoşa milletvekili olarak son dönemde ülkemizde yaşanan gelişmelerden büyük rahatsızlık duymaktayım.

Halk iradesi ve demokrasi hilafına kurulan ve meşru olmadığını düşündüğüm son UBP-DP-YDP hükümetinin varlığı; yozlaşmış siyasetin irademizi temsil değil teslim etmesi iradeye müdahale bağlamında bardağı taşıran son damla olmuştur. Ülkemize ve Halkımıza bu yaşatılanların normalleştirilmemesi ve kanıksanmaması için bir tepki vermek; meşru gördüğümüz Cumhuriyet Meclisi’nde meşru olmayan ve demokratik teamüllere aykırı şekilde kurulmuş olan bir hükümetle sanki bu olağanmış ve meşruymuş gibi ilişkiye girmemek, yasama ve denetim çalışması yapmayı kabul etmemek ve bu şekilde iradeye, demokrasiye, bağımsızlığa ve devletin itibarına sahip çıkmak maksadıyla milletvekilliğinden çekilme kararı aldım.

Halkın Partisi’nin aldığı sine-i millet kararının uygulanmasının ilk adımı olan milletvekilliğinden çekilmeye hür irademle karar verdim.”

20/05/2022

“ALDIĞIMIZ KARAR, BİR BAŞLANGIÇTIR, BİR İŞARET FİŞEĞİDİR”

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Parti Meclisi’nin almış olduğu sine-i millet kararının milletvekilliğinden istifa etmekten ibaret olmadığını, bundan sonra atılacak adımların büyük önem taşıdığını belirtti. Demokrasiye, iradeye, devlete ve bağımsızlığa sahip çıkmak için bir adım attıklarını Halktan hükümet kurmak için yetki almayan birinin Başbakan olmasının, Türkiye’yle ilişkilerin yanlış zeminde şekillenmesinin ülkedeki krizi derinleştirdiğini söyleyen Özersay, “Bundan sonra toplumun farklı kesimleriyle, ana muhalefet partisiyle, meclis dışındaki diğer siyasi partilerle de sivil toplum örgütleriyle, meslek kuruluşlarıyla istişare ederek bu durumu konuşup, belli prensipleri ortaya koyup, asgari müşterekte buluşmak hedefimizdir. Bizim yaktığımız işaret fişeği daha kolektif bir hareketle sonuç alıcı şekilde başarıya ulaşır. Bunun için bir çaba ortaya koyacağız, sahada olacağız. Meclis bize göre de elbet meşrudur ancak bu şartlarda meşru olmayan hükümetle Meclis’te ne işimiz olabilir? Muhalefet meşru kabul etmediği hükümetle Meclis’te temas etmeden, yasama faaliyeti olarak ilişkiye girmeden nasıl çalışacak? Muhalefeti Meclis’te çoğunluğu ile hiçleştirmeye çalışan, yok sayan, kaale almayan, yanıt dahi vermeyen, salonda dahi durmayan tahakkümcü bir yaklaşımla ne işimiz olabilir. Demokrasi bu değildir. Bunu normalleştirirsek devleti de kendi kendimizi yönetme iddiamızı da kaybederiz. Bizim siyasi bir mücadele içinde olmamız için illa ki milletvekili olmamıza gerek yoktur. Yola çıktığımızda da milletvekili değildik. Mecliste mücadele etmeyi tercih eden CTP’ye de saygı duyuyoruz” diye konuştu.


“BİR MÜCADELE VERMEK İÇİN BU ŞARTLARDA İLLA Kİ MİLLETVEKİLİ OLMAYA GEREK YOK”

Sistem içinde bir meşruiyet sorunu yaratıldığına ve demokrasiye de zarar verildiğine dikkat çeken Özersay, katıldığı BRT yayınında şu ifadeleri kullandı: “Bir süredir çok boyutlu şekilde bu meşruiyet sorununu yaşıyoruz. İçinde bulunduğumuz durumda seçimin de giderek sorgulandığı ve sandığa gitmede düşüş yaşandığını görüyoruz. Seçimlerin anlamlı olması için sonucuna saygı duyulması lazım. Seçimin sonucunda kazanan bir kenara çektirilir ve bir başkasına görev verilirse devlete olan saygı erozyona uğrar. Halk iradesine de saygısızlıktır. Memlekette yapılan seçimin sonucunda, defalarca Cumhurbaşkanı’na çağrı yapmamıza rağmen demokratik teamüllere aykırı görevlendirme yaptı. Memleketin içindeki durumu doğru analiz etmemiz lazım. Halkın Partisi Parti Meclisi bu kararı almasının iki temel nedeni var. Demokrasiyi, halk iradesini, bağımsızlığı, devleti ve devletin itibarını önemsediğimiz için bu kararı aldık. Çünkü gördüğümüz demokrasinin, halk iradesinin, bağımsızlığı, devlet itibarının sürekli yıpratıldığı bir süreç yaşadığımızdır. Bunun önüne geçmek ve toplumu da tepki vermeye teşvik etmek için bir işaret fişeğine ihtiyaç vardı. Yaptığımız bir işaret fişeğidir, başlangıçtır. Esas önemli olan bunun ertesinde yapılacak olanlardır. Örgütlü bir biçimde tepki vermek, sıkıntıların gerçek nedenlerini tartışmaya teşvik etmek, oluşacak kamuoyuyla iradenin daha yüksek katılımla sandığa yansıyacağı bir seçimi zorlamak adımıdır bu aynı zamanda.”

“MAKAM, MEVKİ VE MENFAATE DAYALI YOZLAŞMIŞ SİYASET İRADEYİ TEMSİL DEĞİL TESLİM EDİYOR”

İki temel sorunla karşı karşıya olunduğunu aktaran HP Genel Başkanı, ülkeyi iki yıldır yönettiğini iddia eden UBP-DP-YDP hükümetinin yozlaşmış siyasetin dibine vurduğunu ifade etti. Özersay sözlerini şöyle sürdürdü: “Makam, mevki ve menfaate dayalı bir siyasi yapı. Bu durum halk iradesini temsil değil, teslim ediyor. Kasetler üzerinden siyasi skandala dönüşen, bunun üzerinden makam elde etmeye çalışan yozlaşmış bir siyasi anlayış gördük. Bunların üzerine gitmemiz, ‘Dur’ dememiz şarttır. Ne ilginç tesadüftür ki, milliyetçi olduğunu söyleyen UBP-DP-YDP döneminde devlet en büyük zararı gördü. Eminin getirildiğimiz noktada, Kıbrıs Rum yönetimi gülüyor, bizimle dalga geçiyordur. Bugünkü duruma gelmemizin ikinci nedeni Türkiye Cumhuriyeti – KKTC arasındaki ilişkinin gelmiş olduğu noktadır. Son bir buçuk yıldır görüyoruz ki, ilişkiler sağlıklı değildir, yanlış bir zemindedir. KKTC’nin ayrı, bağımsız bir devlet olduğu olgusuna zarar verir hale gelmiş bir ilişki şeklidir. Kıbrıs Türk halkının kendi geleceğini kurma hakkını savunarak kurmadık mı bu devleti? Şaka olsun diye kurulmadı, bir yığın emek ve fedakarlık var. Başbakanın, bakanların kim olacağına, kabinenin nasıl olacağına, hangi bakanın nasıl görevden alınacağına karar verirken Türkiye’yi de işin içine dahil edecek şekilde hareket edilmesinin sonunda ilişkilerin geldiği nokta bellidir. KKTC’ye zarar vermektedir ve uluslararası alandaki itibarımızı da yıpratmaktadır. Bir önceki hükümette bir oyun oynandığını gördüğümüzde Meclis toplantılarına girmemiş, boykot etmiştik. Bunu yaptığımız zaman gördük ki, muhalefet olmadığında hükümet meclisi çalıştıramaz. Bugünkü tavrımız daha da nettir.”

20/05/2022

Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu Cansu N. Nazlı, Halkın Partisi‘nin (HP) “sine-i millet” kararının halkın yararına bir tutum o

19/05/2022

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsız bir devlet olarak Kıbrıs Türk Halkının egemenliğinin ve kendi geleceğini tayin etme hakkının bir yansımasıdır. Devlete ve devletin bağımsızlığına inanan; devletin Kıbrıs Türk Halkının demokratik iradesiyle seçilenlerin hukuk kurallarına uygun şekilde yönetmesi gerektiğini savunan Halkın Partisi, hem bu iradeyi zayıflatacak makam ve menfaate dayalı yozlaşmış siyasete, hem de bu iradeye ve bağımsızlığa nereden gelirse gelsin müdahale edilmesi anlamına gelecek uygulamalara karşıdır.

Maalesef son dönemde arka arkaya kurulan UBP-DP-YDP hükümetleriyle Halk iradesi ve devletin bağımsızlığı her iki açıdan da yıpratılmış, Halkın gözünde devlete ve devletin bağımsızlığına olan inanç erozyona uğratılmıştır. Yıllar önce nasıl ki ÖRP kurdurularak demokrasimize kara bir leke sürülmüştür, son yıllarda da vekiller ayartılıp istifa ettirilerek Halk iradesi hilafına dışarıdan destekli yamalı bohça hükümetler ile ülkede istikrarsızlık kalıcı hale getirilmiş ve devlet kurumları ciddi şekilde yıpratılmıştır.

Kıbrıs Türk Halkının varoluş mücadelesine bugüne kadar sahip çıkarak hep destek vermiş olan Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilerimizin doğru ve sağlıklı bir zeminden çıktığı ve bu gidişatın tam da Halk iradesine ve bağımsızlığa saygı çerçevesinde Kıbrıs’ta yıllardır verilen mücadeleye ve nihayetinde kurulan KKTC’ye zarar verecek bir boyuta gelmekte olduğu düşüncesindeyiz.

Uluslararası alanda zaman zaman bazı kesimlerin haksız şekilde Kıbrıs Türküne yapmaya çalıştığı onur kırıcı yakıştırmaları ve tezleri güçlendirecek davranışlara kesinlikle fırsat vermemeliyiz. Türkiye ile KKTC’nin ortak menfaatleri açısından bu ilişkinin acilen gözden geçirilmesini ve karşılıklı saygıya dayalı bir ilişkinin, tam da Kıbrıs sorununda resmi tez olarak iki ayrı egemenlik söylemine geçilen bir dönemde doğru zeminde yeniden tesis edilmesi kaçınılmazdır.

Anayasa’nın ayaklar altına alındığı, Anayasa hilafına ara seçimlerin ve şimdi de belediye seçimlerinin yapılmadığı; kurultay ile seçilmiş parti başkanlarının kenara çektirilip oturtulduğu ve diğer vekillerin Başbakan yapılmak istendiği; Bakanlar Kurulu listesinin bile Cumhurbaşkanı onayı yerine başka yerlerden onaylatılmaya çalışıldığı; atanan bakanların üç haftada istifa ettirildiği; istemeye istemeye Bakan atamasının yapıldığı; beş günlük ömrü olan hükümetler kurulduğu; kendi isminin yer aldığı Bakanlar Kurulu listesine önce tamam diyen partilerin daha sonra güven oylamasına dahi gitmediği; Henüz güven oyu dahi almamış olan ve meşruiyeti tartışmalı bir hükümetin iki günlük Bakanlarının önce istifa ettiği ve iki saat sonra istifasını geri çektiği asla normal kabul edilmemesi ve kanıksanmaması gereken talihsiz ve kabul edilemez gelişmelerdir.
Halk iradesinin zayıflatılması ve iradeye müdahale anlamına gelecek şekilde seçilmiş parti başkanı dururken demokratik teamüllere aykırı bir görevlendirme yapılarak meşruiyeti tartışmalı bir hükümet yaratılmıştır. Bu, ülke demokrasisi ve Halk iradesine saygı anlamında bardağı taşıran son damla olmuştur. Demokratik teamüllere aykırı olarak kurulan ve meşruiyet sorunu bulunan bu hükümetle Cumhuriyet Meclisi çatısı altında “hükümetçilik-muhalefetçilik” oyununa dönüşecek bir ilişkiye girmek, bu yapılanları normalleştirmek, kanıksamak anlamına gelecektir.

Halkın Partisi, ülkemizde son yıllarda giderek daha da yoğun şekilde yaşanan demokrasiye aykırı, Halk iradesini görmezden gelen uygulamalara karşı sessiz kalmamak, demokrasiye ve devlete sahip çıkmak, Halk iradesine ve bağımsızlığa aykırı uygulamalara karşı bir tepki vermek, Kıbrıs Türk Halkına yaşatılan demokrasi bunalımlarının normalleştirilmesini kabul etmemek için bugün itibariyle sine-i millet kararı almıştır.
Halk iradesinin yönetime yansıtılacağı ve yukarıda özetlenen demokratik olmayan yanlış uygulamaların son bulacağı bir yapı için önümüzdeki süreçte toplumdaki farklı paydaşlar ile istişarelerde bulunarak toplumsal fayda temelinde kollektif bir hareket için çaba harcamak ve makul bir süre sonra yeniden Halk iradesine başvuracağımız bir seçime kapıyı aralamak, bu konuda cesaretle bir ilk adım atmak için Halkın Partisi Parti Meclisi Parti ilkelerini dikkate alarak bugün itibariyle sine-i millet kararı almıştır. Buna uygun olarak Halkın Partisi milletvekilleri bir hafta içerisinde milletvekilliklerinden istifa edecekler ve bir yandan ana muhalefet partisi, Meclis dışı siyasi partiler, sendika, sivil toplum örgütleri ve meslek kuruluşlarıyla, diğer yandan da bölgelerde toplumun farklı kesimleriyle istişarelerde bulunacaklardır.

Bu yaşananlara gözümüzü kapatmayı, parmağımızın arkasına saklanmayı kabul etmiyoruz. Ülkemizde demokrasiye, iradeye, bağımsızlığımıza ve devletimize gerçekten sahip çıkmak istiyorsak, ülkenin geleceğini düşünen tüm kesimlerinin asgari müştereklerde birlikte hareket etmesi için uğraş vermeliyiz. Biz bunun için çalışmaya varız.

16/05/2022

Uğur Mumcu’nun çok sevdiğim bir sözü var:“İnsanlar, sadece konuştukları şeylerden değil, sustukları şeylerden de sorumludurlar...”***Hangi...

Address

Nicosia

Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Gave lakırdıları posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Share


Other News & Media Websites in Nicosia

Show All